Tendril İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Tendril İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Tendril Nedir?

Tendril, bitkilerin dallarını veya gövdesini saran ve tutunmasını sağlayan ince ve kıvrımlı yapıdır.

1. The tendril of the vine curled around the trellis. (Asmanın sarmaşığı tırmanışı sarmal şekilde trellise dolandı.)
2. The pumpkin plant used its tendrils to climb up the fence. (Balkabağı bitkisi çitle tırmanmak için tendril kullanır.)
3. The tendril reached out and grabbed onto the nearby branch. (Tendril uzanıp yakındaki dalı kavradı.)
4. The grapevine’s tendrils extended toward the sunlight. (Üzüm asmasının sarmaşıkları güneşe doğru uzandı.)
5. The tendrils of the morning glory twined around the pole. (Sabahtan başlayan sarmaşık çubuk etrafında kıvrıldı.)
6. The tendril was so delicate that it broke off in the wind. (Tendril çok hassas olduğundan rüzgarda koptu.)
7. The plant used its tendrils to anchor itself to the rock. (Bitki kendini kayaya tutunmak için tendril kullanır.)
8. The tendrils of the ivy crept along the wall. (Sarmaşıkların sarmaşıkları duvar boyunca süründü.)
9. The tendril wrapped around my finger as I walked through the garden. (Bahçeden geçerken tendril parmağıma sarıldı.)
10. The pea plants were supported by bamboo poles and tendrils. (Bezelye bitkileri bambu direkleri ve tendrilleri ile desteklenmiştir.)
11. The tendrils of the passionflower were twisted and curled. (Passiflora’nın sarmaşıkları bükülmüş ve kıvrılmıştı.)
12. The tendrils of the sweet pea plant were fragrant and delicate. (Tatlı bezelye bitkisinin sarmaşıkları hoş kokulu ve hassastı.)
13. The tendrils of the cucumber plant grasped onto the wire fence. (Salatalık bitkisinin sarmaşıkları tel çitlere tutunmuştu.)
14. The tendrils of the climbing rose reached out to find something to climb. (Tırmanan gülün sarmaşıkları tırmanacak bir şey bulmak için uzandı.)
15. The tendrils of the morning glory vine clung to the tree trunk. (Sarmaşığın sarmaşıkları ağaç gövdesine tutundu.)
16. The tendrils of the bean plant wrapped around the pole and held it upright. (Fasulye bitkisinin sarmaşıkları direğin etrafına sarıldı ve onu dik tuttu.)
17. The tendrils of the passionfruit vine were long and sinewy. (Passion meyvesinin sarmaşıkları uzun ve sinirliydi.)
18. The grapevine’s tendrils were a beautiful shade of green. (Üzüm asmasının sarmaşıkları güzel bir yeşil renkteydi.)
19. The tendrils of the honeysuckle vine were covered in fragrant flowers. (Kokulu çiçeklerle

kaplı olan çalı çırpının sarmaşıkları)
20. The tendrils of the tomato plant twined around the stakes. (Domates bitkisinin sarmaşıkları direklere kıvrıldı.)

(Türkçe çeviriler parantez içinde belirtilmiştir.)