Tendency İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Tendency İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Tendency (eğilim, meyil)

Tendency kelimesi bir şeyin doğru yönde hareket etme eğilimini ifade eder. Tendency, bir davranışın, düşüncenin veya olayın belirli bir yönde gitme veya gelişme eğilimini anlatır.

Örnek Cümleler:

  1. She has a tendency to procrastinate. (O, erteleme eğilimindedir.)
  2. There’s a tendency for people to blame others for their problems. (İnsanların sorunları için başkalarını suçlama eğilimi vardır.)
  3. The company has a tendency to overwork its employees. (Şirket, çalışanlarını fazla çalıştırma eğilimindedir.)
  4. There is a tendency for teenagers to experiment with drugs. (Gençlerin uyuşturucu deneme eğilimi vardır.)
  5. He has a tendency to get angry quickly. (O, çabuk sinirlenme eğilimindedir.)
  6. The economy has a tendency to fluctuate. (Ekonomi dalgalanma eğilimindedir.)
  7. There is a tendency for people to overspend during the holidays. (İnsanların tatillerde fazla harcama yapma eğilimi vardır.)
  8. The team has a tendency to make mistakes under pressure. (Takım, baskı altında hata yapma eğilimindedir.)
  9. Children have a natural tendency to explore their surroundings. (Çocukların çevrelerini keşfetme doğal bir eğilimleri vardır.)
  10. She has a tendency to interrupt others while they are speaking. (O, diğerleri konuşurken araya girme eğilimindedir.)
  11. There is a tendency for people to become more religious in times of crisis. (İnsanların kriz zamanlarında daha dindar olma eğilimi vardır.)
  12. The climate has a tendency to change over time. (İklim zaman içinde değişme eğilimindedir.)
  13. He has a tendency to overthink things. (O, şeyleri fazla düşünme eğilimindedir.)
  14. There is a tendency for people to conform to societal norms. (İnsanların toplumsal normlara uyma eğilimi vardır.)
  15. The team has a tendency to play better at home. (Takım, evinde daha iyi oynama eğilimindedir.)
  16. There is a tendency for people to ignore warning signs. (İnsanların uyarı işaretlerini göz ardı etme eğilimi vardır.)
  17. She has a tendency to be pessimistic about the future. (O, gelecek hakkında kötümser olma eğilimindedir.)
  18. There is a tendency for people to prioritize work over personal life. (İnsanların kişisel yaşamlarının üzerine işlerini önceliklendirme eğilimi vardır.)
  19. The company has a tendency to hire employees with similar backgrounds. (Şirket, benzer geçmişe sahip çalışanları işe alma eğilimindedir.)
  20. There is a tendency for people
  1. There is a tendency for people to avoid difficult conversations. (İnsanların zorlu konuşmalardan kaçınma eğilimi vardır.)

(Her cümlede Tendency kelimesi kullanılmıştır)

Not: HTML etiketleri yalnızca web sayfalarında kullanılabilen işaretlerdir. Burada sadece belirginleştirmek amacıyla kullanılmıştır.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.