Temperament İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Temperament İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Temperament Nedir?


Temperament, bir bireyin doğuştan sahip olduğu kişilik özelliklerinin birleşimi olarak tanımlanabilir. Bu özellikler, bireyin duygu durumunu, tepki verme şeklini, davranışlarını ve düşüncelerini etkiler.

Örnek Cümleler:


1. He has a very calm temperament and rarely loses his temper. (O çok sakin bir mizaç yapısına sahip ve nadiren öfkelenir.)
2. Her friendly temperament made her popular among her colleagues. (Arkadaş canlısı yapısı, meslektaşları arasında popüler olmasını sağladı.)
3. My son’s temperament is very different from my daughter’s. (Oğlumun mizaç yapısı kızımdan çok farklı.)
4. The artist’s melancholic temperament is reflected in his paintings. (Sanatçının melankolik mizaç yapısı, resimlerinde yansımaktadır.)
5. It’s important to consider temperament when choosing a dog breed. (Köpek cinsi seçerken mizaç yapısını dikkate almak önemlidir.)
6. The coach’s tough temperament motivated the team to work harder. (Antrenörün sert mizaç yapısı, takımın daha sıkı çalışmasını sağladı.)
7. His outgoing temperament made him a great salesperson. (Dışa dönük mizaç yapısı, onu harika bir satıcı yaptı.)
8. Her nervous temperament makes it difficult for her to speak in public. (Sinirli mizaç yapısı, halka açık konuşma yapmasını zorlaştırıyor.)
9. The politician’s aggressive temperament led to many conflicts. (Politikacının saldırgan mizaç yapısı, birçok çatışmaya neden oldu.)
10. She has a creative temperament that allows her to come up with unique ideas. (Yaratıcı bir mizaç yapısı var, bu da benzersiz fikirler üretmesine olanak tanıyor.)
11. His impulsive temperament often leads him to make hasty decisions. (Düşüncesiz mizaç yapısı, genellikle acele kararlar vermesine neden olur.)
12. Her determined temperament helped her overcome many obstacles. (Kararlı mizaç yapısı, birçok engeli aşmasına yardımcı oldu.)
13. The child’s shy temperament made it difficult for him to make friends. (Çocuğun utangaç mizaç yapısı, arkadaş edinmesini zorlaştırdı.)
14. His sarcastic temperament often offends people. (Alaycı mizaç yapısı, insanları sık sık incitiyor.)
15. The leader’s charismatic temperament inspired his followers. (Liderin karizmatik mizaç yapısı, takipçilerini ilham verdi.)
16. Her adventurous temperament led her to travel the world. (Macera arayan mizaç yapısı, onu dünyayı gezmeye yönlendirdi.)
17. His introverted temperament makes it hard for him to speak up in group settings. (İçine kapanık mizaç yapısı, grup ort

amlarda konuşmakta zorlanmasına neden olur.)
18. The musician’s passionate temperament is evident in her performances. (Müzisyenin tutkulu mizaç yapısı, performanslarında açıkça görülür.)

  1. His analytical temperament makes him well-suited for a career in science. (Analitik mizaç yapısı, onu bilim alanında çalışmaya uygun hale getiriyor.)
  2. Her patient temperament makes her an excellent teacher. (Sabırlı mizaç yapısı, onu harika bir öğretmen yapar.)

(Türkçe karşılıkların yanında mavi ve kalın HTML etiketi kullanıldı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.