Span İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Span İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Span

Span kelimesi, İngilizcede bir şeyin boyutunu, uzunluğunu veya kapsamını belirtmek için kullanılan bir terimdir. Ayrıca, bir şeyin belirli bir zaman diliminde meydana gelen kısmı veya belirli bir konuda uzmanlık alanı da ifade eder.

Örnek cümleler:

  1. I need a span of rope to tie the boat to the dock. (Tekneyi rıhtıma bağlamak için bir ipin uzunluğuna ihtiyacım var.)
  2. The bridge has a span of 200 meters. (Köprünün uzunluğu 200 metre.)
  3. He has a wide span of knowledge about history. (Tarihe dair geniş bir uzmanlık alanı var.)
  4. The store offers a wide span of products. (Mağaza geniş bir ürün yelpazesi sunuyor.)
  5. Her musical tastes span from classical to rock. (Müzik zevki klasikten rock’a kadar geniş bir yelpazeye yayılıyor.)
  6. She measured the span of the room with a tape measure. (Oda ölçüsünü mezura ile ölçtü.)
  7. The project will span over three years. (Proje üç yıl boyunca sürecek.)
  8. The span of his attention is quite short. (Dikkat süresi oldukça kısadır.)
  9. The painting depicts a span of time from the 19th century to the present. (Tablo, 19. yüzyıldan günümüze kadar olan bir zaman dilimini tasvir ediyor.)
  10. The bridge has a long span between the two towers. (Köprüdeki iki kule arasında uzun bir açıklık var.)
  11. The company has a span of influence in the industry. (Şirketin sektördeki etki alanı geniş.)
  12. She has a remarkable span of creativity. (Yaratıcılık yelpazesi dikkat çekicidir.)
  13. The book covers a wide span of topics. (Kitap geniş bir konu yelpazesini ele alıyor.)
  14. The movie tells the story of a woman’s life span. (Film, bir kadının yaşam öyküsünü anlatıyor.)
  15. The event spanned across two days. (Etkinlik iki gün boyunca sürdü.)
  16. The project team has a span of expertise in various fields. (Proje ekibi çeşitli alanlarda uzmanlık sahibidir.)
  17. Her art collection spans across different cultures and centuries. (Sanat koleksiyonu farklı kültürleri ve yüzyılları kapsıyor.)
  18. The concert showcased a span of musical genres. (Konserde, farklı müzik türlerinin yelpazesi sergilendi.)
  19. His career spanned over four decades. (Kariyeri dört on yıl boyunca devam etti.)
  20. The span of the river is too wide to swim across. (Nehir genişliği yüzerek geçmek için çok fazla.)
  1. The study spanned several countries and cultures. (Çalışma birkaç ülkeyi ve kültürü kapsadı.)
  2. The span of the author’s works range from poetry to fiction. (Yazarın eserleri şiirden kurguya kadar geniş bir yelpazede yer alır.)
  3. The stadium has a seating span of over 50,000 people. (Stadyumun oturma kapasitesi 50.000’den fazladır.)
  4. The distance spanned between the two cities is 300 kilometers. (İki şehir arasındaki mesafe 300 kilometredir.)
  5. The investigation spanned months and involved multiple agencies. (Soruşturma aylar boyunca sürdü ve çeşitli kurumları içerdi.)
  6. The teacher’s span of authority in the classroom is respected by the students. (Öğretmenin sınıfta yetki alanı öğrenciler tarafından saygı gösterilir.)
  7. The bird’s wingspan is impressive. (Kuşun kanat açıklığı etkileyicidir.)
  8. The building has a span of 30 floors. (Bina 30 katlıdır.)
  9. The historical novel spans from the Roman Empire to the Middle Ages. (Tarihi roman, Roma İmparatorluğu’ndan Orta Çağ’a kadar uzanan bir zaman dilimini kapsıyor.)
  10. The painter’s work spans across different art movements. (Ressamın eserleri farklı sanat akımlarını kapsar.)

(Son 10 cümle için mavi ve kalın HTML etiketi kullanılmıştır.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.