Son İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Son İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Son İle İlgili Cümleler (Sentences with “Son”)

Anlam: Son, bir şeyin en son kısmı veya bir dizi olayın en sonuncusu anlamında kullanılan bir kelime.

1. My son is the youngest in the family. (Oğlum ailenin en küçüğüdür.)
2. The son of my sister is very talented. (Kız kardeşimin oğlu çok yeteneklidir.)
3. The movie’s ending was surprising to everyone. (Filmin sonu herkes için sürpriz oldu.)
4. The last son in the row is the tallest one. (Sıranın sonundaki oğlan en uzun olanıdır.)
5. He is the son of a famous writer. (O, ünlü bir yazarın oğludur.)
6. The company has decided to discontinue the production of their oldest product line. (Şirket, en eski ürün hattının üretimine son verme kararı aldı.)
7. The last sonata that Beethoven wrote is one of his most famous works. (Beethoven’ın yazdığı son sonata, en ünlü eserlerinden biridir.)
8. The son of the king was crowned as the new ruler. (Kralın oğlu, yeni hükümdar olarak taçlandırıldı.)
9. The final exam will be next week. (Son sınav gelecek hafta olacak.)
10. The last song in the album is my favorite. (Albümdeki son şarkı benim favorim.)
11. The son of the owner of the company is taking over the business. (Şirketin sahibinin oğlu işi devralıyor.)
12. The last chapter of the book is the most interesting one. (Kitabın son bölümü en ilginç olanıdır.)
13. My son likes to play video games in his free time. (Oğlum boş zamanlarında video oyunları oynamayı sever.)
14. The last paragraph of the essay summarizes the main points. (Denemenin son paragrafı ana noktaları özetler.)
15. The son of my neighbor is a doctor. (Komşumun oğlu bir doktordur.)
16. The last scene of the play was very emotional. (Oyunun son sahnesi çok duygusal idi.)
17. The company’s profits have decreased for the third consecutive quarter. (Şirketin karı üçüncü üst üste çeyrekte azalmıştır.)
18. The son of the president is studying abroad. (Başkanın oğlu yurt dışında okuyor.)
19. The last episode of the TV series was a cliffhanger. (TV dizisinin son bölümü, izleyiciyi merakta bırakan bir sondu.)
20. The son of the chef is also a chef. (Aşçının oğlu da aşçıdır.)

21. The last mile of the marathon is always the hardest. (Maratonun son mil’i her zaman en zor olanıdır.)
22. My son wants to be a pilot when he grows up. (Oğlum büyüdüğünde pilot olmak istiyor.)
23. The last guest arrived just in time for dinner. (Son konuk yemek için tam zamanında geldi.)
24. The son of the mayor is running for city council. (Belediye başkanının oğlu şehir meclisi için aday.)
25. The last time I saw my grandmother was at her 90th birthday party. (Büyükannemi son görüşüm, 90. doğum günü partisindeydi.)
26. The son of the coach is also on the soccer team. (Antrenörün oğlu da futbol takımında.)
27. The last chapter of the history book covers the 20th century. (Tarih kitabının son bölümü 20. yüzyılı kapsıyor.)
28. My son loves to play with his toy cars. (Oğlum oyuncak arabalarıyla oynamayı sever.)
29. The last train leaves the station at midnight. (Son tren geceyarısında istasyondan ayrılır.)
30. The son of the CEO is the company’s vice president. (CEO’nun oğlu şirketin başkan yardımcısıdır.)