Solidify İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Solidify İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Solidify

Solidify, “sabit hale getirmek” anlamına gelir. Bir şeyi sertleştirmek veya sıkılaştırmak için kullanılır.

  1. The company wants to solidify its position in the market.
    (Şirket, pazarındaki konumunu sağlamlaştırmak istiyor.)

  2. The cement will solidify within a few hours.
    (Çimento birkaç saat içinde sertleşecek.)

  3. The mayor is working to solidify her support base.
    (Belediye başkanı, destekçi tabanını sağlamlaştırmak için çalışıyor.)

  4. The teacher used group activities to solidify the students’ understanding of the lesson.
    (Öğretmen, öğrencilerin dersi anlamalarını sağlamlaştırmak için grup etkinlikleri kullandı.)

  5. We need to solidify our plans before we move forward.
    (İlerlemeye devam etmeden önce planlarımızı sağlamlaştırmamız gerekiyor.)

  6. The glue will solidify in about ten minutes.
    (Yapıştırıcı yaklaşık on dakikada sertleşecek.)

  7. The president hopes to solidify relations with foreign countries.
    (Cumhurbaşkanı, yabancı ülkelerle ilişkileri sağlamlaştırmayı umuyor.)

  8. The cold weather caused the lake to solidify.
    (Soğuk hava gölün sertleşmesine neden oldu.)

  9. The coach is trying to solidify his team’s defense.
    (Koç, takımının savunmasını sağlamlaştırmaya çalışıyor.)

  10. We need to solidify the agreement before we can move forward with the project.
    (Proje ile ilerleyebilmek için anlaşmayı sağlamlaştırmamız gerekiyor.)

  11. The sculpture was made with a material that solidifies quickly.
    (Heykel, hızlı sertleşen bir malzeme ile yapılmıştı.)

  12. The company needs to solidify its financial position.
    (Şirket, finansal pozisyonunu sağlamlaştırmak zorunda.)

  13. The batter is left to solidify before it is baked.
    (Hamur, pişirilmeden önce sertleşmeye bırakılır.)

  14. The government is trying to solidify its control over the country.
    (Hükümet, üstündeki kontrolü sağlamlaştırmaya çalışıyor.)

  15. The project manager is working to solidify the team’s plan.
    (Proje yöneticisi, takımın planını sağlamlaştırmak için çalışıyor.)

  16. The mixture will solidify when it cools.
    (Karışım soğuduğunda sertleşecek.)

  17. The purpose of the meeting was to solidify the partnership between the two companies.
    (Toplantının amacı, iki şirket arasındaki ortaklığı sağlamlaştırmaktı.)

  18. The chef used gelatin to solidify the dessert.
    (Şef, tatlıyı sertleştirmek için jelatin kullandı.)

  1. The team needs to solidify its strategy before the game.
    (Takımın maçtan önce stratejisini sağlamlaştırması gerekiyor.)

  2. The concrete will take a few days to fully solidify.
    (Beton tamamen sertleşmek için birkaç gün gerektirecek.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.