Solidarity İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Solidarity İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Solidarity İle İlgili Cümleler

Solidarity, Türkçe karşılığı dayanışma olan bir İngilizce kelime. Bu kelime, insanların birbirleriyle birlikte hareket etmesi, birbirlerine destek olması anlamına gelir. İşte solidarity kelimesinin kullanıldığı örnek cümleler:

1. We need to show solidarity with our neighbors who are going through a tough time. (Komşularımızın zor bir dönemden geçtiği konusunda dayanışma göstermemiz gerekiyor.)
2. The workers showed solidarity by going on strike together. (İşçiler, birlikte greve çıkarak dayanışma gösterdiler.)
3. The community came together in solidarity to protest against the unjust law. (Topluluk, haksız yasaya karşı protesto için dayanışma içinde bir araya geldi.)
4. I appreciate your solidarity and support during this difficult time. (Bu zor zamanımda gösterdiğin dayanışma ve desteği takdir ediyorum.)
5. The team’s solidarity was evident in their collective effort to win the game. (Takımın dayanışması, oyunu kazanmak için bir araya gelme çabalarında belirgin hale geldi.)
6. The union members expressed their solidarity with the striking workers. (Sendika üyeleri, grev yapan işçilerle dayanışmalarını dile getirdiler.)
7. The organization showed solidarity by providing aid to the victims of the natural disaster. (Kuruluş, doğal afetin kurbanlarına yardım sağlayarak dayanışma gösterdi.)
8. The community center serves as a place of solidarity for people from different backgrounds. (Toplum merkezi, farklı arka planlardan gelen insanlar için bir dayanışma mekanı olarak hizmet vermektedir.)
9. We must stand in solidarity with those who are fighting for their rights. (Hakları için mücadele edenlerle dayanışma içinde durmalıyız.)
10. The students organized a solidarity march to raise awareness about the issue. (Öğrenciler, konu hakkında farkındalık yaratmak için bir dayanışma yürüyüşü düzenlediler.)
11. The community showed solidarity by coming together to clean up the park. (Topluluk, parkı temizlemek için bir araya gelerek dayanışma gösterdi.)
12. The solidarity between the two countries was strengthened by the signing of the trade agreement. (İki ülke arasındaki dayanışma, ticaret anlaşması imzalanarak güçlendirildi.)
13. We must show solidarity with the victims of discrimination and prejudice. (Ayrımcılık ve önyargının kurbanlarıyla dayanışma göstermeliyiz.)
14. The solidarity among the team members was evident in their unselfish play. (Takım üyeleri arasındaki dayanışma, bencil olmayan oyunlarıyla belirgin hale geldi.)
15. The community showed solidarity by organizing a fundraiser for the local food bank. (Topluluk, yerel gıda bankası için bir bağış toplama

etmek suretiyle dayanışma gösterdi.)
16. The refugees were grateful for the solidarity shown by the host community. (Mülteciler, ev sahibi topluluk tarafından gösterilen dayanışmadan minnettar kaldılar.)

17. The solidarity between the siblings was evident in their unwavering support for each other. (Kardeşler arasındaki dayanışma, birbirlerine karşı kararlı destekleriyle belirgin hale geldi.)
18. The organization called for solidarity among its members to fight against social injustice. (Kuruluş, sosyal adaletsizliğe karşı mücadele etmek için üyeleri arasında dayanışma çağrısı yaptı.)
19. The solidarity between the team and its fans was evident in the electrifying atmosphere of the stadium. (Takım ile taraftarları arasındaki dayanışma, stadyumun heyecan verici atmosferinde belirgin hale geldi.)
20. The solidarity expressed by the international community helped bring an end to the conflict. (Uluslararası toplumun dile getirdiği dayanışma, çatışmanın sona ermesine yardımcı oldu.)

(Sonuç olarak, solidarity kelimesi, insanların birbirleriyle birlikte hareket etmesi ve birbirlerine destek olması anlamına gelir. Örnek cümlelerde, bu kelime çeşitli bağlamlarda kullanılmış ve anlamı açıklanmıştır.)