Scholarship İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Scholarship İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Scholarship İle İlgili Cümleler

Scholarship: Burs, öğrenciye verilen maddi yardım anlamına gelir.

1. I received a scholarship to study abroad. (Yurt dışında eğitim görmek için bir burs aldım.)
2. She applied for a scholarship to attend the prestigious university. (O, saygın üniversiteye katılmak için bir burs başvurusu yaptı.)
3. The scholarship covers tuition fees and living expenses. (Burs, öğrenim ücretlerini ve yaşam giderlerini kapsar.)
4. He won a scholarship for his outstanding academic achievements. (O, olağanüstü akademik başarılarından dolayı bir burs kazandı.)
5. The scholarship committee carefully reviews all applications. (Burs komitesi, tüm başvuruları dikkatle inceler.)
6. Without the scholarship, I wouldn’t have been able to afford college. (Burs olmasaydı, üniversiteye gitmeyi karşılayamazdım.)
7. The scholarship program is designed to support underprivileged students. (Burs programı, dezavantajlı öğrencileri desteklemek için tasarlanmıştır.)
8. She is very grateful for the scholarship that allowed her to pursue her dream. (Hayalini gerçekleştirmesine izin veren burs için çok minnettar.)
9. The scholarship recipients are expected to maintain good academic standing. (Burs alan öğrencilerin iyi akademik başarı göstermeleri beklenir.)
10. He applied for a scholarship in hopes of reducing his student loan debt. (Öğrenci kredisi borcunu azaltmak için burs başvurusunda bulundu.)
11. The scholarship application requires a personal statement and letters of recommendation. (Burs başvurusu, kişisel bir beyan ve referans mektupları gerektirir.)
12. She was thrilled when she received the scholarship notification. (Burs bildirimini aldığında çok heyecanlandı.)
13. The scholarship fund is made possible through generous donations. (Burs fonu, cömert bağışlarla mümkün olur.)
14. He had to maintain a certain GPA to keep his scholarship. (Bursunu korumak için belirli bir GPA puanını korumak zorundaydı.)
15. The scholarship selection process is highly competitive. (Burs seçim süreci oldukça rekabetçidir.)
16. She earned a scholarship for her exceptional musical talent. (O, olağanüstü müzik yeteneği için bir burs kazandı.)
17. The scholarship allowed him to focus on his studies without worrying about finances. (Burs, finansal endişeler olmadan derslerine odaklanmasına izin verdi.)
18. The scholarship ceremony was a celebration of academic excellence. (Burs töreni, akademik mükemmelliğin kutlanmasıydı.)
19. She plans to use the scholarship to study abroad and gain valuable international experience. (Yurt dışında eğitim alarak değerli uluslararası deneyim kazanmak için bursu kullanmayı planlıyor.)
20. The scholarship program has helped countless students achieve their

dreams of higher education. (Burs programı, yüksek öğrenim hayallerini gerçekleştirmelerine yardımcı olan sayısız öğrenciye destek oldu.)