Recess İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Recess İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Recess

Recess, Türkçe karşılığıyla “mola, teneffüs” anlamına gelir. Genellikle okullarda, işyerlerinde veya diğer toplu çalışma ortamlarında bir süreliğine çalışmadan dinlenmek veya serbest zaman geçirmek için verilen kısa ara anlamına gelir.

  1. I always enjoyed recess when I was in elementary school. (İlkokuldayken her zaman teneffüs zamanlarını severdim.)
  2. The students ran out to the playground for recess. (Öğrenciler teneffüs için oyun alanına koştular.)
  3. I need to take a recess from work for a few minutes. (Birkaç dakikalığına işten mola vermem gerekiyor.)
  4. The recess bell rang, signaling the end of class. (Teneffüs çanı çaldı ve sınıfın sonunun geldiğini bildirdi.)
  5. I’m going to use my recess to catch up on some reading. (Teneffüsümü bazı okumalarımı tamamlamak için kullanacağım.)
  6. The children played hopscotch during recess. (Çocuklar teneffüste seksek oynadılar.)
  7. I like to take a quick walk around the block during recess. (Teneffüste blokun etrafında kısa bir yürüyüş yapmaktan hoşlanırım.)
  8. Recess is a great time to socialize with friends. (Teneffüs arkadaşlarla sosyalleşmek için harika bir zaman.)
  9. I always feel refreshed after a recess break. (Teneffüs molasından sonra her zaman taze hissederim.)
  10. The teacher supervised the students during recess. (Öğretmen teneffüste öğrencileri denetledi.)
  11. Some schools have eliminated recess to make more time for academics. (Bazı okullar, daha fazla akademik zaman ayırmak için teneffüsü kaldırdı.)
  12. The playground was full of kids playing games during recess. (Teneffüste çocuklar oyun oynarken oyun alanı doluydu.)
  13. Recess is a time for students to recharge their batteries. (Teneffüs öğrencilerin pillerini yeniden şarj etmek için bir zamandır.)
  14. I used to love playing kickball during recess. (Teneffüste futbol topuyla oynamayı severdim.)
  15. Recess can help improve student concentration in class. (Teneffüs sınıfta öğrenci konsantrasyonunu artırmaya yardımcı olabilir.)
  16. The teacher reminded the students to clean up after themselves before recess. (Öğretmen, teneffüsten önce öğrencilerin kendi dağıttıkları şeyleri toplamaları gerektiğini hatırlattı.)
  17. Some schools use structured recess activities to promote physical fitness. (Bazı okullar, fiziksel uygunluğu teşvik etmek için yapılandırılmış teneffüs etkinlikleri kullanır.)
  18. The kids couldn’t wait for recess to

start so they could play on the swings. (Çocuklar salıncakta oynamak için teneffüsün başlamasını sabırsızlıkla bekliyorlardı.)
19. The weather was so nice during recess that the students played outside for the entire time. (Teneffüste hava o kadar güzeldi ki öğrenciler tüm zamanlarını dışarıda oynayarak geçirdiler.)

  1. Recess is an important part of a child’s school day and should not be overlooked. (Teneffüs, bir çocuğun okul gününün önemli bir parçasıdır ve göz ardı edilmemelidir.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.