Receptiveness İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Receptiveness İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Receptiveness

Receptiveness, açık ve istekli bir şekilde yeni fikirlere, düşüncelere ve deneyimlere açık olma durumudur.

1. She showed a great receptiveness to our proposal. (Önerimize büyük bir açıklık gösterdi.)
2. Receptiveness to criticism is essential for personal growth. (Eleştirilere açık olmak kişisel gelişim için önemlidir.)
3. His receptiveness to different cultures is admirable. (Farklı kültürlere karşı açıklığı takdire şayan.)
4. The company values employees’ receptiveness to change. (Şirket, çalışanların değişime açıklıklarını değer verir.)
5. Receptiveness to feedback is key to improving performance. (Geribildirime açıklık, performansın iyileştirilmesi için anahtardır.)
6. Her receptiveness to new technologies is impressive. (Yeni teknolojilere karşı açıklığı etkileyici.)
7. The success of the project depended on the team’s receptiveness to collaboration. (Projenin başarısı, takımın işbirliğine açıklığına bağlıydı.)
8. His receptiveness to criticism helped him become a better writer. (Eleştirilere açıklığı, daha iyi bir yazar olmasına yardımcı oldu.)
9. Receptiveness to different viewpoints is important for effective communication. (Farklı bakış açılarına açıklık, etkili iletişim için önemlidir.)
10. The teacher praised her students’ receptiveness to learning new material. (Öğretmen, öğrencilerinin yeni materyallere öğrenme açıklığına övgüde bulundu.)
11. Receptiveness to change is a key factor in adapting to new situations. (Değişime açıklık, yeni durumlara uyum sağlamada önemli bir faktördür.)
12. Her receptiveness to feedback helped her improve her public speaking skills. (Geribildirime açıklığı, kamu konuşma becerilerini geliştirmesine yardımcı oldu.)
13. Receptiveness to diversity is crucial in today’s globalized world. (Çeşitliliğe açıklık, bugünün küreselleşen dünyasında hayati önem taşır.)
14. The team’s receptiveness to new ideas led to a successful product launch. (Takımın yeni fikirlere açıklığı, başarılı bir ürün lansmanına yol açtı.)
15. Receptiveness to constructive criticism is essential for personal and professional growth. (Yapıcı eleştiriye açıklık, kişisel ve profesyonel gelişim için önemlidir.)
16. The company encourages a culture of receptiveness to innovation. (Şirket, yeniliklere açık bir kültürü teşvik eder.)
17. Receptiveness to different learning styles is important for effective teaching. (Farklı öğrenme stillerine açıklık, etkili öğretim için önemlidir.)
18. His receptiveness to feedback helped him become a better team player. (Geribildirime açıklığı, daha iyi bir takım oyuncusu olmasına yardımcı oldu.)
19. Re

19. Receptiveness to cultural differences is a sign of respect and understanding. (Kültürel farklılıklara açıklık, saygı ve anlayışın bir işaretidir.)
20. The success of the project depended on the stakeholders’ receptiveness to change. (Projenin başarısı, paydaşların değişime açıklığına bağlıydı.)