Recapture İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Recapture İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Recapture Nedir?


Recapture, bir şeyi yeniden ele geçirmek veya geri kazanmak anlamına gelen bir fiildir.

Örnek cümleler:

  1. Our mission is to recapture the market share we lost last year. (Misyonumuz geçen yıl kaybettiğimiz pazar payını yeniden kazanmaktır.)
  2. It’s important to recapture the magic of childhood from time to time. (Zaman zaman çocukluğun sihrini yeniden yakalamak önemlidir.)
  3. The soldiers are planning to recapture the town from the enemy. (Askerler, kasabayı düşmandan geri almak için plan yapıyorlar.)
  4. The athlete hopes to recapture his former glory in the upcoming competition. (Sporcu, yaklaşan yarışmada eski ihtişamını yeniden kazanmayı umuyor.)
  5. The art restorer worked hard to recapture the beauty of the damaged painting. (Sanat restoratörü, hasarlı resmin güzelliğini yeniden kazanmak için yoğun bir şekilde çalıştı.)
  6. The politician promised to recapture the trust of the people. (Politikacı, insanların güvenini yeniden kazanacağına söz verdi.)
  7. The hunter managed to recapture the escaped tiger. (Avcı, kaçan kaplanı yeniden ele geçirmeyi başardı.)
  8. The singer’s new album aims to recapture the sound of 80s pop music. (Şarkıcının yeni albümü, 80’ler pop müziğinin sesini yeniden yakalamayı amaçlıyor.)
  9. The teacher is trying to recapture the attention of the distracted students. (Öğretmen, dikkati dağılmış öğrencilerin ilgisini yeniden kazanmaya çalışıyor.)
  10. The company wants to recapture the interest of its customers by launching a new product. (Şirket, yeni bir ürün piyasaya sürerek müşterilerinin ilgisini yeniden kazanmak istiyor.)
  11. She hopes to recapture the love of her life. (O, hayatının aşkını yeniden kazanmayı umuyor.)
  12. The director’s new film aims to recapture the atmosphere of classic Hollywood movies. (Yönetmenin yeni filmi, klasik Hollywood filmlerinin atmosferini yeniden yakalamayı amaçlıyor.)
  13. The museum is trying to recapture the attention of visitors by organizing special exhibitions. (Müze, özel sergiler düzenleyerek ziyaretçilerin ilgisini yeniden kazanmaya çalışıyor.)
  14. He was determined to recapture his stolen car. (Arabasının çalındığını öğrenince
  1. The team is hoping to recapture the championship title this year. (Takım, bu yıl şampiyonluk unvanını yeniden kazanmayı umuyor.)
  2. The artist tried to recapture the emotions she felt when she first painted the picture. (Sanatçı, resmi ilk boyadığında hissettiği duyguları yeniden yakalamaya çalıştı.)
  3. After being away for so long, he was eager to recapture the feeling of being at home. (Uzun süre uzakta kaldıktan sonra, evde olma hissini yeniden yakalamak için sabırsızdı.)
  4. The company is hoping to recapture its former glory by restructuring and focusing on innovation. (Şirket, yeniden yapılanma ve yeniliklere odaklanarak eski ihtişamını yeniden kazanmayı umuyor.)
  5. She tried to recapture the memories of her childhood by looking at old photographs. (Eski fotoğraflara bakarak çocukluğuna ait anıları yeniden canlandırmaya çalıştı.)
  6. The coach wants to recapture the team’s winning spirit by motivating the players. (Antrenör, oyuncuları motive ederek takımın kazanma ruhunu yeniden yakalamak istiyor.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.