Puncture İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Puncture İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Puncture – Delik, Nokta, İğne Batması

Puncture kelimesi bir yüzeyin delinmesi veya delik oluşması anlamına gelir. Ayrıca, iğne batması veya bir cismin bir yere saplanması anlamında da kullanılabilir.

  1. I got a puncture in my bicycle tire. (Benim bisiklet lastiğimde delik oldu.)
  2. The doctor used a needle to puncture the blister. (Doktor, kabarcığı delmek için iğne kullandı.)
  3. The thorn punctured my skin. (Diken, derimi delerek içeri girdi.)
  4. The tire punctured when it hit a nail on the road. (Lastik, yolda bir çiviyi vurunca delindi.)
  5. The vet punctured the dog’s skin to give it a vaccine. (Veteriner, köpeğin aşısını yapmak için derisini delerek iğne vurdu.)
  6. She accidentally punctured the balloon with her fingernail. (O, yanlışlıkla tırnağıyla balonu delip patlattı.)
  7. The chef used a fork to puncture the egg yolk. (Şef, yumurta sarısını delebilmek için çatal kullandı.)
  8. He felt a sharp pain in his foot after stepping on a puncture vine. (O, delici bir bitkiye bastıktan sonra ayağında keskin bir ağrı hissetti.)
  9. The tire repairman fixed the puncture in my car’s tire. (Lastik tamircisi, arabamın lastiğindeki deliği tamir etti.)
  10. The detective found a puncture in the victim’s tire, indicating foul play. (Dedektif, kurbanın lastiğindeki deliği buldu ve cinayet şüphesi olduğunu düşündü.)
  11. She had to go to the hospital after suffering a punctured lung. (O, delik bir akciğer nedeniyle hastaneye gitmek zorunda kaldı.)
  12. The artist used a needle to puncture tiny holes in the paper. (Sanatçı, kağıda küçük delikler açmak için iğne kullandı.)
  13. He accidentally punctured his hand with a screwdriver. (O, yanlışlıkla tornavida ile elini deleverdi.)
  14. The bicycle inner tube had a puncture, causing the tire to go flat. (Bisikletin iç lastiği delinince lastik düzleşti.)
  15. The medical student practiced how to puncture a vein for blood draws. (Tıp öğrencisi, kan çekmek için damar delmenin nasıl yapılacağını pratik yaptı.)
  16. The balloon lost air quickly after being punctured by a sharp object. (Keskin bir nesne tarafından delindikten sonra balon hızla havasını kaybetti.)
  17. The circus performer punctured the balloon with a dart while blindfolded. (Sirk göstericisi, gözleri bağlıyken dartla balonu patlattı.)
  18. The doctors had to perform emergency surgery to repair the puncture in her organ. (Doktorlar, organındaki deliği tamir et

mek için acil bir ameliyat yapmak zorunda kaldılar.)
19. The injection site was sore after the nurse punctured the patient’s skin. (Hemşire, hastanın derisini delince, enjeksiyon bölgesi ağrıdı.)

  1. The cyclist had to stop and fix the puncture in his tire before continuing the race. (Bisikletçi, yarışa devam etmeden önce lastiğindeki deliği tamir etmek için durmak zorunda kaldı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.