Newspaper İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Newspaper İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Newspaper İle İlgili Cümleler

Newspaper, gazete anlamına gelir. İşte, gazete kelimesi ile kullanılabilecek 20 örnek cümle:

1. I always read the newspaper in the morning. (Ben her sabah gazete okurum.)
2. Do you prefer to read the newspaper or watch the news on TV? (Gazete mi yoksa televizyondaki haberleri mi izlemeyi tercih edersin?)
3. The newspaper arrived late today. (Gazete bugün geç geldi.)
4. She folded the newspaper and put it away. (Gazeteyi katladı ve kaldırdı.)
5. He writes a weekly column for the local newspaper. (O, yerel gazeteye haftalık bir köşe yazısı yazar.)
6. The newspaper is filled with stories of political corruption. (Gazete siyasi yolsuzluk hikayeleriyle dolu.)
7. I found the article on page 3 of the newspaper. (Gazetenin 3. sayfasındaki makaleyi buldum.)
8. They canceled their newspaper subscription because they mostly get their news online now. (Şimdi çoğunlukla haberlerini internetten aldıkları için gazete aboneliklerini iptal ettiler.)
9. The newspaper headlines were sensational and dramatic. (Gazete manşetleri sansasyonel ve dramatikti.)
10. He works as a journalist for a national newspaper. (O, bir ulusal gazete için gazeteci olarak çalışıyor.)
11. My grandfather always starts his day with a cup of coffee and the newspaper. (Dedem her zaman bir fincan kahve ve gazete ile güne başlar.)
12. She made a collage out of newspaper clippings. (Gazete kesimlerinden bir kollaj yaptı.)
13. The newspaper editorial criticized the government’s handling of the situation. (Gazete editoryalı, hükümetin durumu ele alış şeklini eleştirdi.)
14. The newspaper industry has been struggling with declining circulation and ad revenue. (Gazete endüstrisi, düşen tiraj ve reklam geliriyle mücadele ediyor.)
15. The newspaper published an apology the next day. (Gazete ertesi gün bir özür yayınladı.)
16. The newspaper obituary listed his name and the date of his death. (Gazete ölüm ilanı, onun adını ve ölüm tarihini listeledi.)
17. She wrapped the fragile items in newspaper before packing them. (Paketlemeden önce hassas öğeleri gazete kağıdına sarıp paketledi.)
18. The newspaper reported on the local high school’s football game. (Gazete, yerel lisenin futbol maçı hakkında rapor verdi.)
19. I found an interesting recipe in the weekend newspaper supplement. (Hafta sonu gazete ekine ilginç bir tarif buldum.)
20. The newspaper cartoon made me laugh out loud. (Gazete karikatürü ben

gülümsetti.)