Neutral İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Neutral İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Neutral İle İlgili İngilizce Cümleler


Neutral, Türkçe’de “tarafsız” veya “nötr” anlamına gelir. Aşağıda, “neutral” kelimesinin örnek cümlelerini ve Türkçe karşılıklarını bulabilirsiniz.

Örnek Cümleler:


1. She tried to remain neutral in the argument. (Tartışmada tarafsız kalmaya çalıştı.)
2. The judge needs to be neutral when making decisions. (Hakim karar verirken tarafsız olmalıdır.)
3. The company takes a neutral stance on political issues. (Şirket siyasi konularda tarafsız bir tutum benimser.)
4. The country remained neutral during the war. (Ülke savaş sırasında tarafsız kaldı.)
5. The journalist tried to report the news in a neutral way. (Gazeteci haberleri tarafsız bir şekilde vermeye çalıştı.)
6. We need to find a neutral location for the meeting. (Toplantı için tarafsız bir yer bulmamız gerekiyor.)
7. The artist used neutral colors in her painting. (Sanatçı tablosunda tarafsız renkler kullandı.)
8. He gave a neutral response to the question. (Soruya tarafsız bir yanıt verdi.)
9. The negotiator remained neutral during the talks. (Müzakereler sırasında müzakereci tarafsız kaldı.)
10. The scientist conducted a neutral experiment. (Bilim adamı tarafsız bir deney yaptı.)
11. The teacher remained neutral in the student dispute. (Öğretmen öğrenci anlaşmazlığında tarafsız kaldı.)
12. The company’s policy is to remain neutral in labor disputes. (Şirketin politikası işçi anlaşmazlıklarında tarafsız kalmaktır.)
13. The therapist remained neutral during the counseling session. (Terapist danışma seansında tarafsız kaldı.)
14. The referee needs to be neutral during the game. (Hakem maç sırasında tarafsız olmalıdır.)
15. The report presented a neutral view of the situation. (Rapor durumu tarafsız bir şekilde sunuyordu.)
16. The customer gave a neutral review of the product. (Müşteri ürün hakkında tarafsız bir yorum yaptı.)
17. The company’s logo uses neutral colors. (Şirket logosu tarafsız renkler kullanır.)
18. The lawyer needs to remain neutral when representing a client. (Avukat bir müvekkil temsil ederken tarafsız kalmalıdır.)
19. The news anchor presented the story in a neutral manner. (Haber spikeri hikayeyi tarafsız bir şekilde sundu.)
20. The poll showed a neutral response from the public. (Anket halktan tarafsız bir yanıt gösterdi.)

Türkçe Karşılıkları:


1. She tried to remain neutral in the argument. (Tartışmada tarafsız kalmaya çalıştı.)
2. The judge needs to be neutral when making decisions. (Hakim karar verirken tarafsız olmalıdır.)
3. The company takes a neutral stance on political issues. (Şirket siyasi konularda tarafsız bir tutum benimser.)
4. The country remained neutral during the war. (Ülke savaş sırasında tarafsız kaldı.)
5. The journalist tried to report the news in a neutral way. (Gazeteci haberleri tarafsız bir şekilde vermeye çalıştı.)
6. We need to find a neutral location for the meeting. (Toplantı için tarafsız bir yer bulmamız gerekiyor.)
7. The artist used neutral colors in her painting. (Sanatçı tablosunda tarafsız renkler kullandı.)
8. He gave a neutral response to the question. (Soruya tarafsız bir yanıt verdi.)
9. The negotiator remained neutral during the talks. (Müzakereler sırasında müzakereci tarafsız kaldı.)
10. The scientist conducted a neutral experiment. (Bilim adamı tarafsız bir deney yaptı.)
11. The teacher remained neutral in the student dispute. (Öğretmen öğrenci anlaşmazlığında tarafsız kaldı.)
12. The company’s policy is to remain neutral in labor disputes. (Şirketin politikası işçi anlaşmazlıklarında tarafsız kalmaktır.)
13. The therapist remained neutral during the counseling session. (Terapist danışma seansında tarafsız kaldı.)
14. The referee needs to be neutral during the game. (Hakem maç sırasında tarafsız olmalıdır.)
15. The report presented a neutral view of the situation. (Rapor durumu tarafsız bir şekilde sunuyordu.)
16. The customer gave a neutral review of the product. (Müşteri ürün hakkında tarafsız bir yorum yaptı.)
17. The company’s logo uses neutral colors. (Şirket logosu tarafsız renkler kullanır.)
18. The lawyer needs to remain neutral when representing a client. (Avukat bir müvekkil temsil ederken tarafsız kalmalıdır.)
19. The news anchor presented the story in a neutral manner. (Haber spikeri hikayeyi tarafsız bir şekilde sundu.)
20. The poll showed a neutral response from the public. (Anket halktan tarafsız bir yanıt gösterdi.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.