Neighbour İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Neighbour İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Neighbour (Komşu) Nedir?

Neighbour, bir kişinin veya bir şeyin yakın çevresinde bulunan kişi veya şey anlamına gelir. Bir kişinin evinin yanındaki evlerde yaşayan kişilere de komşu denir.

Örnek cümleler:

1. My neighbour is really friendly. (Komşum gerçekten arkadaş canlısı.)
2. I always say hello to my neighbours when I see them. (Komşularımı gördüğümde her zaman selam veririm.)
3. Our new neighbours just moved in last week. (Yeni komşularımız geçen hafta taşındı.)
4. My neighbour’s dog barks a lot at night. (Komşumun köpeği geceleyin çok havlar.)
5. I borrowed some sugar from my neighbour. (Komşumdan biraz şeker ödünç aldım.)
6. My neighbour’s kids are always playing outside. (Komşumun çocukları her zaman dışarıda oynarlar.)
7. My neighbour invited me over for dinner. (Komşum beni akşam yemeğine davet etti.)
8. My neighbour helped me carry my groceries inside. (Komşum bana market alışverişimi eve taşımada yardımcı oldu.)
9. My neighbour has a beautiful garden in their backyard. (Komşumun arka bahçesinde güzel bir bahçesi var.)
10. I don’t really know my neighbours that well. (Komşularımı çok iyi tanımıyorum.)
11. My neighbour’s car is always parked in front of my house. (Komşumun arabası her zaman evimin önünde park edilir.)
12. I asked my neighbour to keep an eye on my house while I was on vacation. (Tatildeyken evime göz kulak olması için komşuma sordum.)
13. My neighbour is a nurse at the local hospital. (Komşum yerel hastanede hemşiredir.)
14. I can smell my neighbour’s barbecue from my backyard. (Komşumun mangal kokusunu arka bahçemden hissedebilirim.)
15. My neighbour’s cat likes to come into my yard. (Komşumun kedisi benim bahçeme gelmeyi sever.)
16. My neighbour and I share a driveway. (Komşum ve ben bir otoparkı paylaşıyoruz.)
17. My neighbour’s daughter is a talented musician. (Komşumun kızı yetenekli bir müzisyendir.)
18. My neighbour and I had a disagreement about where to put the fence. (Komşumla çitle nereye konulacağı konusunda anlaşmazlık yaşadık.)
19. My neighbour is throwing a party this weekend. (Komşum bu hafta sonu bir parti veriyor.)
20. I can always count on my neighbour to lend me a hand when I need it. (İhtiyacım olduğunda her zaman komşumun yardımını alabilirim.)

21. My neighbour is an elderly woman who lives alone. (Komşum yalnız yaşayan yaşlı bir kadın.)
22. I heard some loud music coming from my neighbour’s house last night. (Dün gece komşumun evinden gürültülü müzik duydum.)
23. My neighbour is a chef and always shares his delicious creations with us. (Komşum bir şef ve her zaman lezzetli yemeklerini bizimle paylaşır.)
24. I accidentally hit my neighbour’s car while parking. (Park ederken yanlışlıkla komşumun arabasına çarptım.)
25. My neighbour’s son mows our lawn for some extra cash. (Komşumun oğlu ekstra para kazanmak için çimlerimizi biçiyor.)
26. My neighbour’s house is painted a bright shade of green. (Komşumun evi parlak yeşil renkte boyanmış.)
27. My neighbour’s pool is the perfect place to cool off in the summer. (Komşumun havuzu yazın serinlemek için mükemmel bir yer.)
28. I can always hear my neighbour’s TV through the wall. (Duvarın arkasından komşumun televizyonunu her zaman duyabilirim.)
29. My neighbour is a police officer and always keeps an eye on the neighbourhood. (Komşum bir polis memuru ve her zaman mahalleye göz kulak olur.)
30. My neighbour’s garden is full of beautiful flowers and plants. (Komşumun bahçesi güzel çiçekler ve bitkilerle dolu.)

(Türkçe karşılıkların yanında mavi ve kalın HTML etiketi ile İngilizce cümleler yazılmıştır.)