Mushroom İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Mushroom İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Mushroom (Mantar)

Mushroom is a type of fungus that typically has a stem, a cap, and gills underneath the cap. They can be edible or poisonous depending on the type.

1. I picked some mushrooms in the forest. (Ben ormanda bazı mantarlar topladım.)
2. Mushroom soup is one of my favorite dishes. (Mantar çorbası favori yemeklerimden biridir.)
3. He ordered a pizza with extra mushrooms. (Ekstra mantarlı bir pizza sipariş etti.)
4. Some mushrooms have hallucinogenic properties. (Bazı mantarlar halüsinojenik özelliklere sahiptir.)
5. She is allergic to mushrooms, so she can’t eat them. (Mantarlara alerjisi var, bu yüzden yiyemez.)
6. Mushroom cultivation requires specific conditions. (Mantar yetiştiriciliği belirli koşullar gerektirir.)
7. The forest floor was covered in mushrooms after the rain. (Yağmur sonrası orman zemini mantarlarla kaplıydı.)
8. He studied the different types of mushrooms for his biology class. (Biyoloji dersinde farklı mantar türlerini inceledi.)
9. Mushroom picking can be a dangerous hobby if you’re not careful. (Dikkatli olmazsanız, mantar toplama tehlikeli bir hobidir.)
10. I sautéed some mushrooms to add to the pasta sauce. (Makarna sosuna eklemek için bazı mantarları soteledim.)
11. The mushroom’s cap was covered in a white powdery substance. (Mantarın şapkası beyaz bir tozla kaplıydı.)
12. She added some sliced mushrooms to her omelet. (Omletine dilimlenmiş mantar ekledi.)
13. Mushroom hunting is a popular activity in some regions. (Mantar avı bazı bölgelerde popüler bir aktivitedir.)
14. The poisonous mushroom caused him to become violently ill. (Zehirli mantar onu şiddetli bir şekilde hasta etti.)
15. Mushroom spores can be used to grow new mushrooms. (Mantar sporları yeni mantarların yetiştirilmesi için kullanılabilir.)
16. The mushroom risotto was delicious. (Mantarlı risotto çok lezzetliydi.)
17. The forest ranger warned us not to eat any wild mushrooms. (Orman bekçisi, yabani mantar yemememiz konusunda bizi uyardı.)
18. Mushroom compost can be used as a natural fertilizer. (Mantar gübresi doğal bir gübre olarak kullanılabilir.)
19. She studied the nutritional benefits of mushrooms for her research project. (Araştırma projesi için mantarların besinsel faydalarını inceledi.)
20. Mushroom foraging can be a fun and rewarding experience if done safely. (Güvenli bir şekilde yapılırsa, mantar toplama eğlenceli ve ödüllendirici bir deneyim olabilir.)

21. The mushroom was so big that it covered his entire hand. (Mantar o kadar büyüktü ki tüm elini kapladı.)
22. She made a vegetarian burger with a mushroom patty. (Mantar köftesiyle vejetaryen bir burger yaptı.)
23. The mushroom was used in traditional medicine for its healing properties. (Mantar, iyileştirici özellikleri nedeniyle geleneksel tıpta kullanıldı.)
24. He couldn’t identify the type of mushroom growing in his backyard. (Bahçesinde büyüyen mantar türünü tanıyamadı.)
25. Mushroom cultivation can be a sustainable source of income for farmers. (Mantar yetiştiriciliği, çiftçiler için sürdürülebilir bir gelir kaynağı olabilir.)
26. The mushroom omelet was a perfect breakfast. (Mantarlı omlet mükemmel bir kahvaltıydı.)
27. The scent of mushroom soup filled the kitchen. (Mantar çorbasının kokusu mutfakta yayıldı.)
28. She read a book about the history of mushroom cultivation. (Mantar yetiştiriciliğinin tarihini anlatan bir kitap okudu.)
29. The mushroom extract was used as a natural remedy for anxiety. (Mantar özütü, anksiyete için doğal bir çare olarak kullanıldı.)
30. The mushroom’s texture was slimy and unappetizing. (Mantarın dokusu kaygan ve iştah açıcı değildi.)