Malfeasant İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Malfeasant İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Malfeasant

Malfeasant Türkçe karşılığı “suistimalci, kötüye kullanan” anlamına gelir. Aşağıda, “malfeasant” kelimesinin İngilizce cümle içinde kullanımına örnekler verilmiştir.

  1. The company fired the malfeasant employee who stole from the cash register. (Şirket, kasadan çalan suistimalci çalışanı işten çıkardı.)
  2. The malfeasant politician was caught accepting bribes. (Rüşvet kabul eden kötüye kullanan politikacı yakalandı.)
  3. The board of directors had to take action against the malfeasant CEO. (Yönetim kurulu, kötüye kullanan CEO’ya karşı önlem almak zorunda kaldı.)
  4. The malfeasant accountant embezzled millions of dollars. (Milyonlarca dolar hırsızlık yapan suistimalci muhasebeci.)
  5. The malfeasant contractor cut corners and used cheap materials. (Kötüye kullanan yüklenici, köşeleri kesip ucuz malzemeler kullandı.)
  6. The malfeasant landlord refused to make necessary repairs. (Gereken tamiratları yapmayı reddeden suistimalci ev sahibi.)
  7. The malfeasant lawyer was disbarred for unethical behavior. (Etik olmayan davranışlarından dolayı avukatlık ruhsatı iptal edilen kötüye kullanan avukat.)
  8. The malfeasant police officer was caught taking bribes. (Rüşvet alan kötüye kullanan polis memuru yakalandı.)
  9. The malfeasant salesperson misled customers with false information. (Yanıltıcı bilgiyle müşterileri aldatan suistimalci satış elemanı.)
  10. The malfeasant contractor overcharged the client for the project. (Projeden müşteriden fazla ücret talep eden kötüye kullanan yüklenici.)
  11. The malfeasant doctor prescribed unnecessary medications for profit. (Kazanç için gereksiz ilaçlar reçete eden kötüye kullanan doktor.)
  12. The malfeasant teacher was caught cheating on exams. (Sınavlarda kopya çeken kötüye kullanan öğretmen yakalandı.)
  13. The malfeasant employee harassed his coworkers. (İş arkadaşlarına tacizde bulunan kötüye kullanan çalışan.)
  14. The malfeasant CEO embezzled company funds for personal use. (Şirket fonlarını kişisel kullanım için hırsızlık yapan suistimalci CEO.)
  15. The malfeasant contractor did shoddy work that required constant repairs. (Sürekli tamir gerektiren kötüye kullanan yüklenici işi kötü yaptı.)
  16. The malfeasant banker misled customers about the risks of investments. (Yatırım riskleri hakkında müşterileri yanıltan suistimalci bankacı.)
  17. The malfeasant politician misused government resources for personal gain. (Kişisel kazanç için devlet kaynaklar

kullanıp kötüye kullanan politikacı.)
18. The malfeasant employee stole confidential company information. (Gizli şirket bilgilerini çalan suistimalci çalışan.)

  1. The malfeasant landlord discriminated against tenants based on their race. (Irk temelli ayrımcılık yapan suistimalci ev sahibi.)
  2. The malfeasant contractor violated safety regulations and put workers at risk. (Güvenlik yönetmeliklerini ihlal eden ve işçileri riske atan kötüye kullanan yüklenici.)

(Turkish Translation)

  1. Şirket, kasadan çalan suistimalci çalışanı işten çıkardı.
  2. Rüşvet kabul eden kötüye kullanan politikacı yakalandı.
  3. Yönetim kurulu, kötüye kullanan CEO’ya karşı önlem almak zorunda kaldı.
  4. Milyonlarca dolar hırsızlık yapan suistimalci muhasebeci.
  5. Kötüye kullanan yüklenici, köşeleri kesip ucuz malzemeler kullandı.
  6. Gereken tamiratları yapmayı reddeden suistimalci ev sahibi.
  7. Etik olmayan davranışlarından dolayı avukatlık ruhsatı iptal edilen kötüye kullanan avukat.
  8. Rüşvet alan kötüye kullanan polis memuru yakalandı.
  9. Yanıltıcı bilgiyle müşterileri aldatan suistimalci satış elemanı.
  10. Projeden müşteriden fazla ücret talep eden kötüye kullanan yüklenici.
  11. Kazanç için gereksiz ilaçlar reçete eden kötüye kullanan doktor.
  12. Sınavlarda kopya çeken kötüye kullanan öğretmen yakalandı.
  13. İş arkadaşlarına tacizde bulunan kötüye kullanan çalışan.
  14. Şirket fonlarını kişisel kullanım için hırsızlık yapan suistimalci CEO.
  15. Sürekli tamir gerektiren kötüye kullanan yüklenici işi kötü yaptı.
  16. Yatırım riskleri hakkında müşterileri yanıltan suistimalci bankacı.
  17. Kişisel kazanç için devlet kaynaklarını kullanıp kötüye kullanan politikacı.
  18. Gizli şirket bilgilerini çalan suistimalci çalışan.
  19. Irk temelli ayrımcılık yapan suistimalci ev sahibi.
  20. Güvenlik yönetmeliklerini ihlal eden ve işçileri riske atan kötüye kullanan yüklenici.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.