Likeness İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Likeness İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Likeness Nedir?

Likeness kelimesi Türkçe’de “benzerlik” anlamına gelir. İki veya daha fazla şey arasındaki ortak özelliklerin birbirine benzerliği anlatmak için kullanılır.

Örnek Cümleler:

1. The likeness between the two paintings is striking. (İki tablo arasındaki benzerlik çarpıcı.)
2. The likeness of the two brothers is uncanny. (İki kardeşin benzerliği ürkütücü.)
3. The artist captured the likeness of the model perfectly. (Sanatçı modelin benzerliğini mükemmel şekilde yakaladı.)
4. The facial likeness between the two actors is remarkable. (İki aktör arasındaki yüz benzerliği dikkat çekicidir.)
5. There is a strong likeness between the two buildings. (İki bina arasında güçlü bir benzerlik var.)
6. The resemblance of the twins is remarkable. (İkizlerin benzerliği dikkat çekicidir.)
7. There is a likeness in their personalities. (Kişiliklerinde bir benzerlik var.)
8. The likeness of the two stories is striking. (İki hikayenin benzerliği çarpıcı.)
9. The actor’s likeness to the real person is uncanny. (Aktörün gerçek kişiye benzerliği ürkütücü.)
10. The likeness of the two cars is noticeable. (İki arabanın benzerliği farkedilir.)
11. There is a strong likeness between the two paintings. (İki tablo arasında güçlü bir benzerlik var.)
12. The likeness of the two languages is surprising. (İki dilin benzerliği şaşırtıcı.)
13. There is a likeness between the two companies’ marketing strategies. (İki şirketin pazarlama stratejileri arasında bir benzerlik var.)
14. The family resemblance between the two siblings is strong. (İki kardeş arasındaki aile benzerliği güçlü.)
15. The likeness of the two dishes is remarkable. (İki yemeğin benzerliği dikkat çekicidir.)
16. The

likeness between the two photographs is remarkable. (İki fotoğraf arasındaki benzerlik dikkat çekicidir.)
17. The artist’s portrait bears a striking likeness to the subject. (Sanatçının portresi, konuya çarpıcı bir benzerlik taşıyor.)

18. The family resemblance is evident in the baby’s features. (Aile benzerliği bebeklerin özelliklerinde belirgin.)
19. There is a strong likeness in the architecture of the two buildings. (İki binanın mimarisinde güçlü bir benzerlik var.)
20. The likeness between the two historical figures is striking. (İki tarihi figür arasındaki benzerlik çarpıcı.)