
Kimyasal bağ nedir, kimyasal bağlar hakkında bilgi
Kimyasal bağ, moleküller, iyonlar, kristaller, metaller ve öteki kararlı maddelerdeki atomları bir arada tutan etkileşimler. Birbirine yaklaşan atomların çekirdekleri ve elektronları karşılıklı etkileşime girer ve bunun sonucunda atomlar, toplam enerjileri tüm öteki diziliş biçimlerinden daha düşük olacak biçimde uzayda yerleşirler. Bir atom grubunun toplam enerjisi, grubu oluşturan tek tek atomların enerjilerinin toplamından daha düşük olduğunda bu atomlar kimyasal olarak bağlanır; aradaki bu enerji farkına bağlanma enerjisi denir.
Bir atomun oluşturabileceği bağ sayısına o atomun değerliği (valans) denir. Örneğin, oksijenin değerliği iki, hidrojenin değerliği ise birdir ve iki hidrojen atomu bir oksijen atomu ile birleşerek bir su molekülü ya da iki hidrojen atomu iki oksijen atomu ile birleşerek bir hidrojen peroksit molekülü oluşturur. Bir atomun değerliği, atomun değerlik kabuğundaki, yani en dış kabuğundaki eşlenmemiş elektronların sayısına eşittir. İlk kimyasal bağ kuramlarında, molekül oluşturan bir atomun elektronlarının, asal gazlardaki gibi kararlı bir yerleşim düzenine girdiği kabul edilmişti.
En basit kimyasal bağ tipi, iyon (elektrovalans) bağıdır. Bu tür bağlarda, nötr atomlardan birinden öbürüne bir elektron aktarılır ve sonuçta oluşan yüklü parçacıklar elektrostatik çekim kuvvetiyle bir arada tutulur. Sodyum klorür (sofra tuzu) iyon bağıyla bağlanmış tipik bir bileşiktir. Kararlı neon atomundan bir fazla elektronu bulunan sodyum atomu, bu fazla elektronunu, kararlı argon atomuna benzeyebilmesi için bir fazla elektrona gerek duyan klor atomuna verir. Böylece oluşan yüklü gruplar (Na+ ve Cl~), elektrostatik kuvvetlerle bir arada tutulur. Kükürt atomunun ise argonun elektron yerleşimine ulaşmak için iki elektrona gereksinimi vardır. İki sodyum atomu ile birleşerek bu eksik elektronlarını tamamlar ve sodyum sülfürü (Na2S) ya da iki değerlik elektronu olan bir kalsiyum atomu ile birleşerek kalsiyum sülfürü (CaS) oluşturur.
İyon bağı, organik bileşiklerin çoğunun ve inorganik bileşiklerin bir bölümünün oluşumunu açıklamak bakımından yeterli değildir. Örneğin, klor atomunun değerlik elektronu sayısı yedidir ve klor molekülündeki (CI2) bağlanma bir atomdan öbürüne elektron aktarımıyla oluşmamıştır; bu tür bir aktarım bir asal gaz atomunun kararlı elektron yerleşimini kazandırmaz. İyon bağıyla bağlanma, iyonik olmayan klor molekülünün kararlılığını açıklayamaz. Bu tür bağlar, atomların arasında gerçekleşen elektron paylaşımıyla açıklanabilir ve ortaklaşım (kovalans) bağı olarak adlandırılır. Klor molekülünün kararlılığı, iki atomun bir çift elektronu ortak kullanarak her birinin argon atomunun kararlı elektron yerleşimine ulaşmasıyla açıklanabilir. Oksijen atomunun iki eşlenmemiş elektronu vardır ve değerliği ikidir. İki oksijen atomu iki çift elektronu ortak kullanarak iki ortaklaşım bağı oluşturur ve her biri kendi içinde neon atomunun kararlı elektron yerleşimine ulaşır. Oksijen molekülünün (Ö2), bir çift bağı vardır. Karbon atomunun ise eşlenmemiş değerlik elektronu sayısı dörttür. Asetilen molekülünde (C2H2), her karbon atomu ile bir hidrojen atomu arasında ortaklaşım bağı kurulur, karbon atomları ise kendi aralarında üç çift elektronu paylaşır; genellikle H—C=C—H açık formülüyle gösterilen asetilen, bir karbon-karbon üçlü bağı içerir.
Kimyada en önemli bağlar iyon ve ortaklaşım bağları olmakla birlikte, bazı moleküllerde bulunan hidrojen bağları da önemli bir bağ türüdür. Bir ortaklaşım bağının yaklaşık onda biri kadar dayanımı olan hidrojen bağları oldukça zayıf bağlardır ve hidroksil grupları (ÖH) ya da amin grupları (NH2) arasında etkileşimler vardır. Proteindeki hidrojen bağları da son derece önemli bir rol oynar.
Kristal yapılı metallerin ve alaşımların çoğunda görülen bir başka çekirdekler arası bağlanma biçimi de metal bağlarıdır ve bunlar atomları bir arada tutan çok güçlü kuvvetlerdir. Kimyasal bağ nedir bilgisi.
çok uzun ama güzel :)