İntersection İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İntersection İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Intersection: Kesim noktası, Kesişim

1. The intersection of two roads creates a dangerous spot for drivers. (İki yolun kesişimi, sürücüler için tehlikeli bir nokta oluşturur.)
2. The intersection of technology and art has led to some stunning creations. (Teknolojinin ve sanatın kesişimi, bazı muhteşem yaratımlara yol açmıştır.)
3. There is a pedestrian crossing at the intersection ahead. (Önümüzdeki kesişimde bir yaya geçidi var.)
4. The intersection of fashion and sustainability is a growing trend. (Modanın ve sürdürülebilirliğin kesişimi büyüyen bir trend.)
5. We’ll meet at the intersection of Main Street and Park Avenue. (Ana Caddesi ve Park Avenue’nin kesişiminde buluşacağız.)
6. The intersection of politics and economics is a complex issue. (Politikanın ve ekonominin kesişimi karmaşık bir konudur.)
7. The intersection of different cultures can lead to a beautiful fusion. (Farklı kültürlerin kesişimi, güzel bir kaynaşmaya yol açabilir.)
8. I almost got into an accident at the intersection because I didn’t see the stop sign. (Durdurma işaretini görmediğim için neredeyse kesişimde kaza yapacaktım.)
9. The intersection of education and technology has changed the way we learn. (Eğitimin ve teknolojinin kesişimi, öğrenme şeklimizi değiştirdi.)
10. The intersection of science and ethics is a challenging topic. (Bilimin ve etiğin kesişimi zorlu bir konudur.)
11. The intersection of two lines is called a point. (İki çizginin kesişimi bir noktaya denir.)
12. The intersection of business and pleasure can be tricky to navigate. (İşin ve eğlencenin kesişimi, yönetmesi zor olabilir.)
13. At the intersection of the two rivers, you can see a beautiful sunset. (İki nehrin kesiştiği noktada, güzel bir günbatımı görebilirsiniz.)
14. The intersection of genetics and medicine has led to many breakthroughs. (Genetiğin ve tıbbın kesişimi, birçok atılımı beraberinde getirdi.)
15. The intersection of two sets is the collection of elements they have in common. (İki kümenin kesişimi, ortak öğelerinin bir topluluğudur.)
16. There is a busy intersection near the city center. (Şehir merkezine yakın yoğun bir kesişim var.)
17. The intersection of nature and technology is a delicate balance. (Doğan

18. The intersection of faith and reason is a subject of philosophical inquiry. (İmanın ve akılın kesişimi, felsefi bir araştırma konusudur.)
19. The intersection of two planes is a line. (İki düzlemin kesişimi bir çizgidir.)
20. We need to install traffic lights at this intersection to prevent accidents. (Bu kesişimde kazaları önlemek için trafik lambaları takmalıyız.)