İnterrelated İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İnterrelated İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Interrelated

Interrelated, birbirleriyle ilgili olan, birbirine bağlı olan anlamına gelir. İki veya daha fazla şeyin birbirine bağlı olması durumunda kullanılır.

Örnek cümleler:

1. The economy and the job market are interrelated.
   (Ekonomi ve iş piyasası birbirleriyle ilişkilidir.)

2. Education and income are interrelated factors.
   (Eğitim ve gelir arasında bir bağlantı vardır.)

3. Climate change and environmental degradation are interrelated issues.
   (Iklim değişikliği ve çevre bozulması birbirleriyle ilgilidir.)

4. Social media and mental health are interrelated concerns.
   (Sosyal medya ve zihinsel sağlık birbirleriyle bağlantılıdır.)

5. The interrelated nature of the human body means that a problem in one area can affect the entire system.
   (İnsan vücudunun birbirine bağlı yapısı, bir bölgedeki bir sorunun tüm sistemi etkileyebileceği anlamına gelir.)

6. The interrelatedness of all living things is a fundamental principle of ecology.
   (Tüm canlıların birbirleriyle ilişkili olması, ekolojinin temel bir prensibidir.)

7. Economic growth and energy consumption are interrelated.
   (Ekonomik büyüme ve enerji tüketimi birbirine bağlıdır.)

8. The interrelatedness of language and culture is evident in the way people express themselves.
   (Dil ve kültür arasındaki birbirine bağlılık, insanların kendilerini nasıl ifade ettiklerinde açıkça görülür.)

9. The interrelatedness of crime and poverty is a complex issue that requires a multifaceted approach.
   (Suç ve yoksulluk arasındaki birbirine bağlılık, çok yönlü bir yaklaşım gerektiren karmaşık bir konudur.)

10. The interrelatedness of the global economy means that a financial crisis in one country can have far-reaching effects.
    (Küresel ekonominin birbirine bağlı yapısı, bir ülkedeki finansal krizin geniş çaplı etkilere sahip olabileceği anlamına gelir.)

11. The interrelatedness of history and culture is evident in the artifacts and traditions of a society.
    (Tarih ve kültür arasındaki birbirine bağlılık, bir toplumun eserlerinde ve geleneklerinde açıkça görülür.)

12. The interrelatedness of nature and human activity is a topic of ongoing research and discussion.
    (Doğanın ve insan faaliyetlerinin birbirine bağlılığı, devam eden araştırmalar ve tartışmaların konusudur.)

13. The interrelatedness of technology and society is evident in the way we communicate and interact with each other.
    (Teknolojinin ve toplumun birbirine bağlılığı, birbirimizle iletişim kurma ve etkileşim biçimimizde açıkça görülür.)

14. The interrelatedness of the different parts of a machine is what makes it function properly.
    (Bir makinenin farklı parçalar

birbirine bağlılığı, onun düzgün çalışmasını sağlayan şeydir.)

15. The interrelatedness of art and culture is evident in the way artistic expressions reflect and shape a society.
    (Sanatın ve kültürün birbirine bağlılığı, sanatsal ifadelerin bir toplumu yansıtma ve şekillendirme şeklinde açıkça görülür.)

16. The interrelatedness of politics and economics is evident in the policies and decisions that governments make.
    (Siyasetin ve ekonominin birbirine bağlılığı, hükümetlerin aldığı politikalar ve kararlar şeklinde açıkça görülür.)

17. The interrelatedness of religion and culture is evident in the way beliefs and practices shape a society’s values and norms.
    (Dinin ve kültürün birbirine bağlılığı, inançların ve uygulamaların bir toplumun değerleri ve normları şekillendirmesi şeklinde açıkça görülür.)

18. The interrelatedness of language and identity is evident in the way people use language to express their sense of self.
    (Dilin ve kimliğin birbirine bağlılığı, insanların kendilerini ifade etmek için dil kullandıkları şekilde açıkça görülür.)

19. The interrelatedness of education and development is evident in the way education is seen as a key factor in economic and social progress.
    (Eğitimin ve gelişmenin birbirine bağlılığı, eğitimin ekonomik ve sosyal ilerlemede önemli bir faktör olarak görülmesi şeklinde açıkça görülür.)

20. The interrelatedness of science and technology is evident in the way scientific discoveries lead to technological advancements that shape our world.
    (Bilimin ve teknolojinin birbirine bağlılığı, bilimsel keşiflerin teknolojik ilerlemelere yol açması ve dünyamızı şekillendirmesi şeklinde açıkça görülür.)