İmplode İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İmplode İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İmplode

İmplode kelimesi, içindeki basıncın dışarıya çıkması nedeniyle patlama veya çökme anlamına gelir.

  1. The building’s foundation was so weak that it imploded during the earthquake. (Bina temeli o kadar zayıftı ki deprem sırasında çöktü.)
  2. The economy will implode if we don’t take measures to stabilize it. (Ekonomi, istikrarını sağlamak için önlem almazsak çökecek.)
  3. The air pressure caused the balloon to implode. (Hava basıncı balonun içine çökmesine neden oldu.)
  4. The company’s financial problems led it to implode. (Şirketin mali sorunları onu iflasa götürdü.)
  5. The star’s core imploded, causing a massive explosion. (Yıldızın çekirdeği çöktü ve büyük bir patlamaya neden oldu.)
  6. The team’s morale imploded after they lost their fifth game in a row. (Takımın moral durumu beşinci maçlarını kaybettikten sonra çöktü.)
  7. The balloon imploded when I accidentally sat on it. (Balon, kazara üzerine oturduğumda çöktü.)
  8. The pressure in the submarine caused it to implode. (Denizaltının içindeki basınç onun çökmesine neden oldu.)
  9. The company’s culture began to implode after a series of scandals. (Şirketin kültürü, bir dizi skandalın ardından çökmeye başladı.)
  10. The bridge imploded under the weight of the heavy truck. (Köprü, ağır kamyonun ağırlığı altında çöktü.)
  11. The team’s performance imploded in the second half of the game. (Takımın performansı, oyunun ikinci yarısında çöktü.)
  12. The vacuum cleaner imploded when it sucked up a large object. (Elektrikli süpürge, büyük bir nesneyi çekerken çöktü.)
  13. The star’s gravity caused it to implode and form a black hole. (Yıldızın yerçekimi, onun çökmesine ve bir kara delik oluşturmasına neden oldu.)
  14. The company’s stock price imploded after the CEO’s resignation. (Şirketin hisse senedi fiyatları, CEO’nun istifasının ardından çöktü.)
  15. The building imploded when the demolition crew set off the explosives. (Yıkım ekibi patlayıcıları ateşlediğinde bina çöktü.)
  16. The team’s chemistry imploded after a heated argument between two players. (İki oyuncu arasında yaşanan hararetli tartışma sonrası takımın kimyası bozuldu.)
  17. The balloon was designed to implode at a specific altitude. (Balon, belirli bir irtifada çökmek üzere tasarlandı.)
  18. The company’s customer base imploded after a data breach. (Şirketin müşteri tabanı, bir veri ihlali sonrası çöktü.)
  19. The star’s outer layers imploded inward,

causing a shockwave that could be seen from Earth. (Yıldızın dış katmanları içe doğru çöktü ve Dünya’dan görülebilen bir şok dalgası oluşturdu.)
20. The relationship between the two countries imploded after a diplomatic incident. (İki ülke arasındaki ilişki, bir diplomatik olayın ardından çöktü.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.