Horrible İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Horrible İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Horrible

Horrible kelimesi, Türkçede “korkunç, berbat, iğrenç” anlamına gelir. İşte Horrible kelimesinin İngilizce cümle içinde kullanımı ve örnekleri:

  1. This food tastes horrible.
    Bu yemek tatsız.
  2. The weather is horrible today.
    Bugün hava çok kötü.
  3. I had a horrible nightmare last night.
    Dün gece korkunç bir kabus gördüm.
  4. That movie was horrible, I can’t believe we watched the whole thing.
    O film berbattı, bütününü izlediğimize inanamıyorum.
  5. The traffic is just horrible during rush hour.
    Trafik, iş çıkış saatlerinde tam anlamıyla korkunç.
  6. I feel horrible about forgetting her birthday.
    Onun doğum gününü unuttuğum için kendimi kötü hissediyorum.
  7. That’s a horrible lie, how could you say that?
    Bu korkunç bir yalan, nasıl böyle bir şey söyleyebilirsin?
  8. The smell in here is just horrible.
    Buradaki koku gerçekten iğrenç.
  9. I had a horrible experience at the dentist yesterday.
    Dün diş hekiminde korkunç bir deneyim yaşadım.
  10. This hotel room is horrible, we should have booked somewhere else.
    Bu otel odası çok kötü, başka bir yer ayırtmalıydık.
  11. The service at that restaurant was horrible, I’m never going back.
    O restoranda hizmet korkunçtu, bir daha asla gitmeyeceğim.
  12. The test results were horrible, I failed every section.
    Test sonuçları korkunçtu, her bölümden kaldım.
  13. That was a horrible accident, I hope everyone is okay.
    O korkunç bir kaza oldu, umarım herkes iyidir.
  14. The music they play here is just horrible, I can’t stand it.
    Burada çaldıkları müzik gerçekten korkunç, dayanamıyorum.
  15. The smell of the garbage is horrible today.
    Bugün çöp kokusu korkunç.
  16. I feel horrible for not being able to help her.
    Ona yardım edememek beni korkunç hissettiriyor.
  17. This is a horrible situation, I don’t know what to do.
    Bu korkunç bir durum, ne yapacağımı bilmiyorum.
  18. The food poisoning was a horrible experience, I wouldn’t wish it on anyone.
    Gıda zehirlenmesi korkunç bir deneyimdi, kimseye yaşatmak istemem.
  19. The smell of the chemicals is horrible, I can’t breathe.
    Kimyasalların kokusu korkunç, nefes alamıyorum.
  20. That joke was horrible, I can’t believe you thought it was funny.
    O şaka korkunçtu, bun

un komik olduğunu düşündüğüne inanamıyorum.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.