Hava Hukuku Nedir

Hava hukuku, hava sahasının kullanımını ve hava sahası içinde ortaya çıkan olayları düzenleyen hukuk dalıdır. Hava sahası teri­minden Yer yüzeyi ile dış uzay arasında yer alan boşluk anlaşılır. Radyo dalgaları, uzaya fırlatılan araçlar ve başka bazı nesneler de hava sahasından geçmekle birlikte, hava hukuku terimi yalnızca sivil havacılığı ve uçak, hava gemisi, balon ve benzer hava araçlarıyla ilgili konuları düzenleyen hukuk kurallarını kapsar.

Hava Hukuku Nedir, Hava Hukuku Hakkında Bilgi

Hava sahası üzerinde ulusal egemenlik kavramı uluslararası hukukun temel ilkele­rinden biridir. Bu ilkeye yer veren ilk önemli uluslararası belge, 1919’da Paris’te imzalanan Hava Ulaşımı Düzenine İlişkin Sözleşme’dir. 1944’te Chicago’da imzalanan ve bu sözleşmenin yerini alan Uluslararası Sivil Havacılık Sözleşmesi’nde aynı ilke, “Her devlet kendi topraklarını kaplayan hava sahası üzerinde tam ve mutlak ege­menliğe sahiptir”, biçiminde geçer. Chicago sözleşmesi bir devletin hava sahasından geçen uçaktaki insanların söz konusu devle­tin yasalarına bağlı olacağını belirtir. Uçağın da gene ilgili devletin hava hukuku yasaları­na ve hava trafiği denetimine ilişkin kurallarına uyması gerekir. Bu uygulama hava sahasına giriş, hava sahasından çıkış, göç, pasaport, gümrük ve sağlık gibi konularla ilgili yasal düzenlemelerin yanı sıra uçağa, mürettebata, yolculara ve kargoya ilişkin belgeleri de kapsar. Öte yandan Chicago sözleşmesini imzalamış olan ülkeler, hava­alanına iniş ve benzeri ücretleri de kapsayan hava hukukuyla ilgili kuralları sözleşmeye taraf bütün ülkelerin uçaklarına, milliyete göre hiçbir ayrım yapmaksızın aynen uygu­lamakla yükümlüdür. Chicago sözleşmesi uyarınca, her devlet yabancı uçakların kendi hava sahasından geçişini serbestçe düzenle­meye yetkilidir.

Hava ulaşımına ilişkin haklar konusunda uluslararası düzeyde benzer bir birlik sağla­maya yönelik girişimler, aynı ölçüde başarılı olamamıştır. Bu nedenle hava ulaşımı ala­nındaki yasal düzenlemeler genellikle dev­letlerin imzaladığı ikili anlaşmalarla belirle­nir. İlgili ülkelerin havayolu kuruluşlarının öteki ülkenin topraklarında yolcu ve yük indirme ve bindirme koşullarını bu anlaşma­lar düzenler.

Havaalanlarına ilişkin yasal düzenlemeler hava hukuku içinde ele alınır. Çoğu ülkede havaalanları devlet izniyle açılır; uçakların iniş ve kalkışı için başka yerlerin kullanılma­sına ancak kısıtlayıcı koşullar çerçevesinde izin verilir. ABD’de 1938’de kurulan ve güvenlik yönetmeliklerini hazırlama, ruhsat verme ve öteki uçuş kurallarını belirleme yetkisi tanınan Sivil Havacılık Dairesi (CAB), 1978-79 yıllarında havacılık alanın­daki sıkı ve merkezî denetimin gevşetilmesiy­le bazı yetkilerini yitirdikten sonra, 1985’te yerini başka kuruluşlara bırakmıştır. Chica­go sözleşmesine taraf olan ülkeler, hava­alanlarını kendi uçaklarına tanıdıkları ola­naklar çerçevesinde öteki imzacı ülkelerin uçaklarına da açık tutmak zorundadır.

Havaalanlarına ilişkin yasal düzenlemeler havaalanı işletmecileri ve çevredeki arazi sahipleri açısından da bazı karşılıklı sorum­luluklar getirir. Mahkemeler uçuşların çev­reye büyük zarar vermesinin söz konusu olduğu durumlarda havaalanı açılmasını ya da kurulu bir havaalanının işletilmesini ya­saklama yoluna giderler. Bir havaalanının bitişiğinde arazisi olan mülk sahipleri hava ulaşımı için tehlike oluşturabilecek yapıları inşa etmekten alıkonabilir.

Hava hukuku uçaklar için bağlayıcı belirli yasal düzenlemeleri de içerir. Uçakların belirli bir ülkede tescil edilmesi zorunludur. Chicago sözleşmesi uluslararası sefere çıkan uçakların kayıtlı oldukları devletten alınmış bir uçuş yeterliliği belgesi taşımasını zorunlu kılmıştır. Sözleşme uyarınca pilotların ve uçakta görevli öteki mürettebatın ruhsat ve yeterlilik belgesi almış olması gerekir.

Hava hukuku aynı zamanda hava sahası içinde işlenen suçlarla ilgili yargı yetkisi üzerinde durur. Geçmişte bir uçağın yaban­cı bir ülkenin hava sahasından geçtiği durumlarda, bu ülkenin ceza yasasını uygula­ma yoluna gidilirdi. Günümüzde ise suçun hangi ülkenin hava sahası içinde işlendiğini belirlemenin yarattığı güçlüklerden kaçın­mak için. genellikle uçağın kayıtlı olduğu ülkenin ceza hukukunu geçerli sayma kuralı benimsenmiştir. Uçakta hukuk ve düzeni koruma yetkisi kaptan pilota tanınmıştır. Uçuş mürettebatınca işlenen hava korsanlığı suçunun yanı sıra yasa dilinde zorla el koyma diye nitelenen uçak kaçırma suçları­nın tanımlanması da hava hukukunun kapsa­mına girer. Hava hukuku kaçırılan bir uçağın indirildiği ülkede ilgili devletin bu uçağa karşı taşıyacağı sorumlulukları da belirler.

Hava hukuku kurallarını düzenleyen en önemli sürekli örgüt. Birleşmiş Milletler’e bağlı olan ve merkezi Montreal’de bulunan Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü’dür (ICAO).

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.