Flout İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Flout İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Flout kelimesinin Türkçe anlamı:

Flout, alay etmek, küçümsemek veya hiçe saymak anlamlarına gelir.

Örnek cümleler:

  1. She flouted the rules of the game and was disqualified. (Oyunun kurallarını çiğnedi ve diskalifiye edildi.)
  2. The company flouted environmental regulations and was fined. (Şirket, çevre düzenlemelerini ihlal etti ve para cezası aldı.)
  3. He flouted his wealth in front of his poor friends. (Fakir arkadaşlarının önünde zenginliğini hava attı.)
  4. The teacher warned the student not to flout the dress code. (Öğretmen, öğrencinin kıyafet kurallarını çiğnemesine izin vermeyeceğini uyardı.)
  5. He flouted his authority and was fired. (Otoritesini çiğnedi ve işten çıkarıldı.)
  6. They flouted the law and were arrested. (Kanunu çiğnediler ve tutuklandılar.)
  7. She flouted tradition by wearing a red wedding dress. (Kırmızı bir gelinlik giyerek geleneklere aykırı davrandı.)
  8. The politician flouted public opinion and was not reelected. (Politikacı, halkın görüşlerini küçümsedi ve tekrar seçilmedi.)
  9. The celebrity flouted the paparazzi by wearing a disguise. (Ünlü, bir kılık değiştirerek paparazzileri kandırdı.)
  10. The company flouted safety regulations and put its workers at risk. (Şirket, güvenlik düzenlemelerini ihlal ederek işçilerini riske attı.)
  11. He flouted the social distancing rules and got infected with COVID-19. (Sosyal mesafe kurallarını ihlal

    ederek COVID-19’a yakalandı.)

  12. The athlete flouted the doping regulations and was banned from competition. (Sporcu, doping düzenlemelerini çiğnedi ve yarışmalardan men edildi.)
  13. The student flouted the school’s no-cellphone policy and was given detention. (Öğrenci, okulun cep telefonu kullanımı yasağını çiğnedi ve ceza aldı.)
  14. The boss flouted labor laws by not paying his employees overtime. (Patron, çalışanlarına fazla mesai ücreti ödemeyerek iş kanunlarını ihlal etti.)
  15. The politician flouted the constitution by attempting to stay in power beyond his term. (Politikacı, görev süresinin ötesinde iktidarda kalmaya çalışarak anayasayı çiğnedi.)
  16. The businessman flouted ethical guidelines by engaging in insider trading. (İş adamı, içeriden bilgi kullanarak ahlaki kuralları ihlal ederek işlem yaptı.)
  17. The comedian flouted political correctness and offended some audience members. (Komedyen, siyasi doğruculuğu hiçe sayarak bazı izleyicileri kızdırdı.)
  18. The driver flouted traffic laws and caused a serious accident. (Sürücü, trafik kurallarını çiğneyerek ciddi bir kaza yaptı.)
  19. The fashion designer flouted conventional norms by using unconventional materials. (Moda tasarımcısı, sıradışı malzemeler kullanarak geleneksel normları çiğnedi.)
  20. The restaurant flouted health codes and was closed down by the authorities. (Restoran, sağlık kurallarını ihlal ederek yetkililer tarafından kapatıldı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.