Detach İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Detach İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Detach ile İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Türkçe Anlamı: Ayırmak, koparmak veya ayrılmak.

  1. I need to detach the cable from the outlet. (Kabloyu prizden çıkarmam gerekiyor.)
  2. The soldier was ordered to detach from the enemy lines. (Asker, düşman hatlarından ayrılmak için emir aldı.)
  3. Can you detach the tag from the clothing? (Giyimden etiketi çıkarabilir misin?)
  4. The virus can detach from surfaces after a few hours. (Virüs birkaç saat sonra yüzeylerden ayrılabilir.)
  5. The professor instructed the students to detach themselves from their phones during class. (Profesör, öğrencilerin ders sırasında telefonlarından ayrılmalarını istedi.)
  6. I need to detach myself from this toxic relationship. (Bu toksik ilişkiden kendimi ayırmam gerekiyor.)
  7. The robot arm can detach and reattach to different machines. (Robot kol, farklı makinelerden ayrılarak ve yeniden bağlanarak kullanılabilir.)
  8. The company decided to detach its software division. (Şirket, yazılım bölümünü ayırmaya karar verdi.)
  9. The sailboat detached from the dock and sailed away. (Yelkenli rıhtımdan ayrıldı ve uzaklaştı.)
  10. She tried to detach herself from her thoughts, but they kept creeping back. (Düşüncelerinden kendini ayırmaya çalıştı, ama geri sızmaya devam ettiler.)
  11. The doctor needed to detach the patient from the ventilator. (Doktor, hastayı solunum cihazından ayırmak zorundaydı.)
  12. It’s hard to detach yourself from your work when you work from home. (Evden çalıştığınızda işinizden kendinizi ayırmak zordur.)
  13. The sculpture detached from the wall and fell to the ground. (Heykel duvardan ayrıldı ve yere düştü.)
  14. He detached the key from the keychain and handed it to me. (Anahtarı anahtarlıkdan ayırdı ve bana verdi.)
  15. It’s important to detach emotionally from negative situations. (Olumsuz durumlardan duygusal olarak ayrılmak önemlidir.)
  16. The plant can detach its leaves as a defense mechanism. (Bitki, savunma mekanizması olarak yapraklarını ayırabilir.)
  17. She detached herself from the conversation when it turned into an argument. (Tartışmaya dönüşünce konuşmadan kendini ayırdı.)
  18. The astronauts detached the module from the space station. (Astronotlar, modülü uzay istasyonundan ayırdılar.)
    19
  1. He tried to detach the sticker from his laptop but it wouldn’t come off. (Bilgisayarından çıkarmaya çalıştığı çıkartmayı çıkaramadı.)
  2. The company decided to detach its unprofitable division to focus on its core business. (Şirket, kar getirmeyen bölümünü çıkarmaya karar vererek ana işine odaklanmaya karar verdi.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.