Desolation İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Desolation İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Desolation Nedir?

Desolation, Türkçe karşılığıyla yalnızlık, ıssızlık, haraplık gibi anlamlara gelir. Bir yerin terk edilmiş, yok olmuş ve boşalmış olması durumudur.

Örnek Cümleler:

1. Desolation filled the abandoned town. (Terkedilmiş kasaba yalnızlıkla doluydu.)
2. The desolation of the desert was overwhelming. (Çölün ıssızlığı çok etkileyiciydi.)
3. The desolation of the war-torn city was heartbreaking. (Savaş yıkımına uğramış şehrin haraplığı yürek burkucuydu.)
4. The desolation of the abandoned building was eerie. (Terkedilmiş binanın yalnızlığı ürkütücüydü.)
5. He felt a deep sense of desolation after his wife passed away. (Karısının ölümünden sonra derin bir yalnızlık hissetti.)
6. The desolation of the prison cell was suffocating. (Cezaevinin hücresinin ıssızlığı boğucuydu.)
7. The desolation of the abandoned amusement park was eerie. (Terkedilmiş eğlence parkının yalnızlığı ürkütücüydü.)
8. The desolation of the ghost town was haunting. (Hayalet kasabanın ıssızlığı tüyler ürperticiydi.)
9. The desolation of the abandoned factory was eerie. (Terkedilmiş fabrikanın yalnızlığı ürkütücüydü.)
10. The desolation of the deserted island was overwhelming. (Terkedilmiş adanın ıssızlığı çok etkileyiciydi.)
11. The desolation of the abandoned ship was eerie. (Terkedilmiş

gemi yalnızlığı ürkütücüydü.)
12. The desolation of the empty stadium was eerie. (Boş stadyumun yalnızlığı ürkütücüydü.)

13. The desolation of the abandoned village was haunting. (Terkedilmiş köyün ıssızlığı tüyler ürperticiydi.)
14. The desolation of the empty church was eerie. (Boş kilisenin yalnızlığı ürkütücüydü.)
15. The desolation of the abandoned hospital was haunting. (Terkedilmiş hastanenin ıssızlığı tüyler ürperticiydi.)
16. The desolation of the abandoned mansion was eerie. (Terkedilmiş malikanenin yalnızlığı ürkütücüydü.)
17. The desolation of the abandoned theme park was haunting. (Terkedilmiş tema parkının ıssızlığı tüyler ürperticiydi.)
18. The desolation of the deserted highway was overwhelming. (Terkedilmiş otoyolun yalnızlığı çok etkileyiciydi.)
19. The desolation of the abandoned mine was eerie. (Terkedilmiş madenin yalnızlığı ürkütücüydü.)
20. The desolation of the deserted countryside was overwhelming. (Terkedilmiş kırsal bölgenin ıssızlığı çok etkileyiciydi.)

(Hepsinde örnek cümle olması için desolation kelimesi kullanılmıştır.)