Desiccated İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Desiccated İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Desiccated Nedir?

Desiccated, kurutulmuş veya nemli olan şeylerin nemi alınarak kuru hale getirilmesi anlamına gelir. Bu terim sıklıkla yiyecekler için kullanılır, ancak başka malzemeler için de kullanılabilir.

Desiccated İle İlgili Örnek Cümleler:

1. The desiccated coconut was used to make the cake. (Kurutulmuş hindistan cevizi keki yapmak için kullanıldı.)
2. The archaeologist found desiccated bones at the ancient site. (Arkeolog antik site de kurumuş kemikler buldu.)
3. The hiker became dehydrated and desiccated during his trek in the desert. (Yürüyüşçü, çölde yürüyüşü sırasında susuz kaldı ve kurudu.)
4. The desiccated herbs added a lot of flavor to the soup. (Kurutulmuş otlar çorbaya çok lezzet kattı.)
5. The desiccated fruit was a healthy snack. (Kurutulmuş meyve sağlıklı bir atıştırmalıktı.)
6. The desiccated soil was unusable for farming. (Kurutulmuş toprak tarım için kullanılamazdı.)
7. The desiccated leather was brittle and easily cracked. (Kurumuş deri kırılgan ve kolayca çatladı.)
8. The desiccated paint was flaking off the old wall. (Kurumuş boya eski duvardan kalkıyordu.)
9. The desiccated shrimp was used as a topping for the pizza. (Kurutulmuş karides pizza için bir kaplama olarak kullanıldı.)
10. The desiccated milk powder was used to make a creamy sauce. (Kurutulmuş süt tozu kremsi bir sos yapmak için kullanıldı.)
11. The desiccated air in the room made it difficult to breathe. (Odadaki kurutulmuş hava nefes almayı zorlaştırdı.)
12. The desiccated seaweed was a popular ingredient in Japanese cuisine. (Kurutulmuş deniz yosunu Japon mutfağında popüler bir malzemeydi.)
13. The desiccated wood was extremely brittle and prone to breaking. (Kurumuş ağaç son derece kırılgandı ve kırılmaya yatkındı.)
14. The desiccated onion flakes were used to flavor the soup. (Kurutulmuş soğan yaprakları çorbaya tat vermek için kullanıldı.)
15. The desiccated tobacco leaves were used to make cigarettes. (Kurutulmuş tütün yaprakları sigara yapmak için kullanıldı.)
16. The desiccated algae was used as a fertilizer for the plants. (Kurutulmuş algler bitkiler için bir gübre olarak kullanıldı.)
17. The desiccated insects were studied by the entomologist. (Kurutulmuş böcekler entomolog tarafından incelendi.)
18. The desiccated meat was unappetizing and tough to chew

19. The desiccated mud in the riverbed cracked in the scorching sun. (Nehir yatağındaki kurumuş çamur, yakıcı güneşte çatladı.)
20. The desiccated skin on my hands was in desperate need of lotion. (Ellerimdeki kurumuş cilt, acilen losyon kullanmaya ihtiyaç duyuyordu.)