Depart İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Depart İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

“Depart” İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Depart: Ayrılmak veya kalkış yapmak anlamına gelen bir fiildir.

  1. The plane will depart from the gate in 10 minutes. (Uçak, 10 dakika içinde kapıdan kalkacak.)
  2. I have to depart early tomorrow morning for my business trip. (İş gezim için yarın sabah erken ayrılmam gerekiyor.)
  3. The train will depart from platform 3. (Tren, 3 numaralı perondan kalkacak.)
  4. The passengers are waiting to depart. (Yolcular, ayrılmak için bekliyorlar.)
  5. We should depart now if we want to arrive on time. (Zamanında varmak istiyorsak şimdi ayrılmalıyız.)
  6. The ship will depart from the harbor at noon. (Gemi, öğlen limandan ayrılacak.)
  7. She felt sad to depart from her friends. (Arkadaşlarından ayrılmak ona üzüntü verdi.)
  8. The bus will depart from the station at 8 am sharp. (Otobüs, istasyondan kesinlikle saat 8’de ayrılacak.)
  9. We watched the airplane depart into the cloudy sky. (Bulutlu gökyüzünde uçağın ayrılışını izledik.)
  10. The tour group will depart from the hotel lobby. (Tur grubu, otel lobisinden ayrılacak.)
  11. The train will depart from the station in 15 minutes. (Tren, 15 dakika içinde istasyondan ayrılacak.)
  12. They had to depart earlier than planned due to the storm. (Fırtına nedeniyle planlandığından önce ayrılmaları gerekti.)
  13. The ship will depart from the port at dawn. (Gemi, şafakta limandan ayrılacak.)
  14. I will depart from the office at 5 pm today. (Bugün saat 5’te ofisten ayrılacağım.)
  15. The bus will depart from the bus stop in 5 minutes. (Otobüs, 5 dakika içinde otobüs durağından ayrılacak.)
  16. She was happy to depart from the busy city and go to the peaceful countryside. (Kalabalık şehirden ayrılıp huzurlu bir kırsala gitmek ona mutluluk verdi.)
  17. The flight will depart from gate C4. (Uçuş, C4 kapısından kalkacak.)
  18. They had to depart early from the party because they had an early morning appointment. (Erken sabah randevuları olduğu için partiye erken ayrılmak zorunda kaldılar.)
  19. The ferry will depart from the pier in half an hour. (Feribot, yarım saat içinde iskeleden ayrılacak.)
  20. He was sad to depart from his home country and move to a new one. (Yurt dışına taşınmak ve yeni bir ülkeye gitmek ona üzüntü verdi.)
  1. We have to depart from our current plan and come up with a new one. (Mevcut planımızdan ayrılmalı ve yeni bir plan yapmalıyız.)
  2. The shuttle will depart from the hotel to the airport at 6 am. (Servis, saat 6’da otelden havalimanına hareket edecek.)
  3. The team will depart for the away game tomorrow morning. (Takım, yarın sabah deplasman maçı için ayrılacak.)
  4. He was told to depart from the building immediately due to a fire alarm. (Yangın alarmı nedeniyle hemen binadan ayrılması söylendi.)
  5. The tour guide instructed everyone to depart from the bus and take a photo of the scenery. (Rehber, herkesin otobüsten inip manzaranın fotoğrafını çekmesini söyledi.)
  6. We decided to depart from tradition and try something new this year. (Gelenekten ayrılmaya karar verdik ve bu yıl yeni bir şey denemeye karar verdik.)
  7. The plane had to depart from the runway due to bad weather conditions. (Kötü hava koşulları nedeniyle uçak pistten kalkmak zorunda kaldı.)
  8. He couldn’t bear to depart from his pet dog when he went on vacation. (Tatildeyken evcil köpeğinden ayrılmaya dayanamadı.)
  9. The train will depart from the station at exactly 2 pm. (Tren, tam olarak saat 2’de istasyondan ayrılacak.)
  10. She had to depart from her dream of becoming a professional dancer due to a knee injury. (Diz sakatlığı nedeniyle profesyonel bir dansçı olma hayalinden ayrılmak zorunda kaldı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.