Deny İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Deny İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Deny İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Deny, Türkçe’de “reddetmek” anlamına gelir. Aşağıda, deny kelimesinin İngilizce cümle içinde kullanımına dair 20 örnek cümle ve Türkçe karşılıkları yer almaktadır.

  1. She denied any involvement in the crime. (Suçla ilgisi olmadığını reddetti.)
  2. He denied the allegations made against him. (Kendisine yöneltilen suçlamaları reddetti.)
  3. The company denied the rumors about bankruptcy. (Şirket iflas söylentilerini reddetti.)
  4. The politician denied the accusations of corruption. (Politikacı yolsuzluk suçlamalarını reddetti.)
  5. The witness denied seeing the accident. (Tanık kaza görmeyi reddetti.)
  6. She denied access to the building without proper ID. (Doğru kimlik belgesi olmadan binaya girişi reddetti.)
  7. He denied his friend’s request for a loan. (Arkadaşının borç isteğini reddetti.)
  8. The restaurant denied the customer’s refund request. (Müşterinin iade talebini reddetti.)
  9. The airline denied boarding to passengers without a valid visa. (Geçerli bir vizesi olmayan yolcuların uçağa binişini reddetti.)
  10. The school denied the student’s application due to low grades. (Düşük notları nedeniyle öğrencinin başvurusunu reddetti.)
  11. She denied that she had stolen the money. (Parayı çalmadığını reddetti.)
  12. The suspect denied knowing the victim. (Şüpheli mağduru tanımadığını reddetti.)
  13. The athlete denied using performance-enhancing drugs. (Sporcu performans artırıcı ilaç kullandığını reddetti.)
  14. The judge denied the defendant’s appeal. (Mahkeme, sanığın temyiz başvurusunu reddetti.)
  15. The hotel denied the guest’s request for a late check-out. (Konukların geç çıkış talebini reddetti.)
  16. The bank denied the loan application due to insufficient collateral. (Yetersiz teminat nedeniyle kredi başvurusunu reddetti.)
  17. The driver denied running the red light. (Sürücü, kırmızı ışıkta geçtiğini reddetti.)
  18. The teacher denied giving the students extra credit. (Öğretmen öğrencilere ek kredi vermediğini reddetti.)
  19. The company denied responsibility for the defective product. (Şirket, kusurlu ürün için sorumluluk kabul etmedi.)
  20. The lawyer denied any wrongdoing on his client’s part. (Avukat, müvekkilinin herhangi bir yanlış yapmadığını reddetti.)
  1. The suspect denied being at the crime scene. (Şüpheli suç mahallinde bulunmadığını reddetti.)
  2. The employee denied stealing from the company. (Çalışan şirketten çalmadığını reddetti.)
  3. The patient denied experiencing any symptoms. (Hasta herhangi bir belirti yaşamadığını reddetti.)
  4. The teacher denied the student’s request for an extension on the project. (Öğretmen öğrencinin projeye ek süre isteğini reddetti.)
  5. The government denied the allegations of human rights violations. (Hükümet insan hakları ihlalleri suçlamalarını reddetti.)
  6. The defendant denied the charges against him. (Sanık kendisine yöneltilen suçlamaları reddetti.)
  7. The actress denied the rumors of her retirement. (Aktris emeklilik söylentilerini reddetti.)
  8. The company denied entry to uninvited visitors. (Davetsiz ziyaretçilerin girişini reddetti.)
  9. The student denied cheating on the exam. (Öğrenci sınavda kopya çekmediğini reddetti.)
  10. The athlete denied doping allegations. (Sporcu doping suçlamalarını reddetti.)

(Hatırlatma: Türkçe anlamlar yukarıda belirtilmiştir.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.