Correction İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Correction İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Correction

Correction kelimesi Türkçe’de “düzeltme, düzelti, düzeltme işlemi” gibi anlamlara gelir. Aşağıda, “correction” kelimesinin İngilizce örnek cümleleri ve Türkçe çevirileri verilmiştir:

1. I made a correction to the spelling mistake. (Bir yazım hatasını düzelttim.)
2. The teacher gave me a correction for my grammar. (Öğretmenim dilbilgim için düzeltme yaptı.)
3. The software automatically makes corrections to any errors. (Yazılım, hataları otomatik olarak düzeltir.)
4. He asked for a correction to the billing statement. (Fatura beyanında bir düzeltme istedi.)
5. The correction fluid covered up the mistake. (Düzeltici sıvı hata üzerini örttü.)
6. She offered some corrections to my pronunciation. (Pronokasyonum için bazı düzeltmeler önerdi.)
7. The correction was made to the official record. (Düzeltme resmi kayda yapıldı.)
8. We need to make some corrections to the design. (Tasarımda bazı düzeltmeler yapmamız gerekiyor.)
9. His job was to proofread and make corrections to the manuscript. (İşi, el yazması metni okumak ve düzeltme yapmaktı.)
10. The correction didn’t improve the overall quality of the essay. (Düzeltme, makalenin genel kalitesini iyileştirmedi.)
11. The corrections to the translation were minimal. (Çevirideki düzeltmeler minimaldi.)
12. Please review these corrections before submitting your report. (Raporunuzu göndermeden önce bu düzeltmeleri gözden geçirin lütfen.)
13. The student asked for a correction to her exam score. (Öğrenci, sınav notuna bir düzeltme istedi.)
14. The correction tape made the mistake disappear. (Düzeltici bant hatayı kaybettirdi.)
15. The editor suggested a few corrections to the article. (Editör, makaleye birkaç düzeltme önerdi.)
16. The correction was made to the patient’s medical records. (Düzeltme, hastanın tıbbi kaydına yapıldı.)
17. The teacher provided a correction key for the math test. (Öğretmen, matematik testi için bir düzeltme anahtarı sağladı.)
18. The correction made the sentence clearer. (Düzeltme cümleyi daha açık hale getirdi.)
19. The corrections were made to the company’s financial statements. (Düzeltmeler şirketin mali tablolarına yapıldı.)
20. I appreciate your correction of my pronunciation. (Pronokasyonumun düzeltilmesine teşekkür ederim.)

Usage of Correction in Sentences

1. The correction fluid is used to cover up any errors made in writing. (Düzeltici sıvı, yazıda yapılan hataları örtmek için kullanılır.)
2. He made a correction to the recipe to improve its taste. (Lezzetini artırmak için tarifte bir düzeltme yaptı.)
3. The correction of the financial records was necessary to avoid any legal issues. (Mali kayıtların düzeltilmesi, herhangi bir yasal sorunu önlemek için gereklidir.)
4. The teacher gave the student a correction for not following the instructions properly. (Öğretmen, öğrenciye talimatları doğru bir şekilde takip etmediği için düzeltme yaptı.)
5. The correction of the punctuation in the text improved its readability. (Metindeki noktalama işaretlerinin düzeltilmesi, okunabilirliğini artırdı.)
6. She asked for a correction of the typo in her name on the document. (Belgedeki adındaki yazım hatasının düzeltilmesini istedi.)
7. The correction of the error in the calculation changed the results significantly. (Hesaplama hatasının düzeltilmesi sonuçları önemli ölçüde değiştirdi.)
8. The software automatically makes corrections to any grammatical mistakes in the text. (Yazılım, metindeki dilbilgisi hatalarını otomatik olarak düzeltir.)
9. The correction of the faulty wiring prevented a potential fire hazard. (Hatalı kabloların düzeltilmesi, potansiyel yangın tehlikesini önledi.)
10. The teacher provided a correction key for the vocabulary quiz. (Öğretmen, kelime hazinesi sınavı için bir düzeltme anahtarı sağladı.)
11. The correction of the miscommunication between the two parties was crucial for reaching a solution. (İki taraf arasındaki yanlış anlaşılmanın düzeltilmesi, bir çözüme ulaşmak için önemliydi.)
12. The correction of the faulty mechanism improved the performance of the machine. (Hatalı mekanizmanın düzeltilmesi, makinenin performansını iyileştirdi.)
13. The correction of the wrong information prevented a misunderstanding. (Yanlış bilginin düzeltilmesi, bir yanlış anlaşılmayı önledi.)
14. The correction of the historical record was necessary to provide accurate information. (Tarihi kaydın düzeltilmesi, doğru bilgi sağlamak için gereklidir.)
15. The correction of the color balance in the photograph improved its visual appeal. (Fotoğraftaki renk dengesinin düzeltilmesi, görsel çekiciliğini artırdı.)
16. The correction of the mistakes in the report improved its credibility. (Raporun hatalarının düzeltilmesi, inandırıcılığını artırdı.)
17. The correction of the security flaw in the system prevented a potential cyber attack. (Sistemin güvenlik açığının düzeltilmesi, potansiyel bir siber saldırıyı önledi.)
18. The correction of the problem in the code improved