Convulsively İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Convulsively İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Convulsively

Türkçe anlamı: İstemsiz kasılma veya sarsılma şeklinde meydana gelen hareketlerle ilgili olarak kullanılan bir zarftır.

Örnek cümleler:

  1. She was convulsively shaking from the cold. (O, soğuktan dolayı istemsiz bir şekilde titriyordu.)
  2. He was convulsively coughing due to his illness. (O, hastalığından dolayı istemsiz bir şekilde öksürüyordu.)
  3. The child convulsively cried after falling. (Çocuk düştükten sonra istemsiz bir şekilde ağladı.)
  4. The dog was convulsively shaking after being hit by a car. (Köpek, arabaya çarpıldıktan sonra istemsiz bir şekilde titriyordu.)
  5. She convulsively clenched her fists in anger. (Öfkesiyle istemsiz bir şekilde yumruklarını sıktı.)
  6. The patient’s body convulsively twitched during the seizure. (Hastanın vücudu nöbet esnasında istemsiz bir şekilde seğirdi.)
  7. He convulsively grabbed his chest and fell to the ground. (Göğsünü istemsiz bir şekilde tutarak yere düştü.)
  8. She convulsively gasped for air after being pulled out of the water. (Sudan çıkarıldıktan sonra istemsiz bir şekilde nefes almaya çalıştı.)
  9. The horse convulsively kicked its legs in pain. (At acı içinde istemsiz bir şekilde bacaklarını tekmeledi.)
  10. The woman convulsively shook with fear during the earthquake. (Kadın deprem sırasında korkudan istemsiz bir şekilde sallandı.)
  11. He convulsively swallowed the pill with water. (İlacı suyla istemsiz bir şekilde yuttu.)
  12. She convulsively twisted her ankle while running. (Koşarken bileği istemsiz bir şekilde burkuldu.)
  13. The baby convulsively hiccuped after drinking milk too fast. (Bebeğin sütü hızlıca içmesinden sonra istemsiz bir şekilde hıçkırıklar çıkardı.)
  14. He convulsively wiped the sweat from his forehead with his sleeve. (Terini kollarıyla istemsiz bir şekilde alnından sildi.)
  15. The man convulsively shuddered when he saw the ghost. (Adam hayaleti görünce istemsiz bir şekilde ürperdi.)
  16. She convulsively bit her lip to keep from crying. (Ağlamamak için dudaklarını istemsiz bir şekilde ısırdı.)
  17. The cat convulsively arched its back when it saw the dog. (Kedi köpeği görünce istemsiz bir şekilde sırtını kamburlaştırdı.)
  18. He convulsively shook his head to clear his thoughts. (Düşüncelerini düzeltmek için istemsiz bir şekilde kafasını salladı.)
  19. She convulsively scratched her arm when she felt a bug crawling on it. (Bacaklarında

böcek hissettiğinde kolunu istemsiz bir şekilde kaşındırdı.)
20. The car convulsively swerved to avoid hitting the deer on the road. (Araba, yolda bir geyik çarpmamak için istemsiz bir şekilde yana kaydı.)

(Türkçe çeviriler kalın ve siyah renkte yazılmıştır.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.