Conversely İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Conversely İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Conversely kelimesinin Türkçe anlamı “tam tersine” veya “aksine” anlamına gelir. Bu kelime, iki durumun karşılaştırılmasında veya iki fikir veya görüş arasındaki zıtlığı vurgulamak için kullanılır.

Örnek cümleler:

1. She’s not the oldest, conversely she’s the youngest in her family. (O en yaşlı değil, tam tersine ailesinin en genç üyesi.)
2. He’s not very tall, conversely he’s quite short. (O çok uzun değil, aksine oldukça kısa.)
3. The weather wasn’t hot, conversely it was quite cold. (Hava sıcak değildi, tam tersine oldukça soğuktu.)
4. He doesn’t like to dance, conversely he loves to sing. (Dans etmeyi sevmez, aksine şarkı söylemeyi çok sever.)
5. The food wasn’t delicious, conversely it was very bland. (Yemek lezzetli değildi, tam tersine çok tatsızdı.)
6. She didn’t enjoy the party, conversely she had a great time. (Partiden keyif almadı, aksine harika vakit geçirdi.)
7. The movie wasn’t funny, conversely it was very serious. (Film komik değildi, tam tersine çok ciddiydi.)
8. He’s not a morning person, conversely he’s a night owl. (O sabah insanı değil, aksine gece kuşudur.)
9. She didn’t pass the exam, conversely she failed. (Sınavı geçmedi, tam tersine başarısız oldu.)
10. He’s not good at math, conversely he’s great at English. (Matematikte iyi değil, aksine İngilizce’de harika.)
11. The trip wasn’t relaxing, conversely it was very stressful. (Gezi rahatlatıcı değildi, tam tersine çok stresliydi.)
12. He’s not a vegetarian, conversely he loves to eat meat. (Vejetaryen değil, aksine et yemeyi çok sever.)
13. The music wasn’t loud, conversely it was very soft. (Müzik yüksek değildi, tam tersine çok yumuşaktı.)
14. She’s not a morning person, conversely she’s more energetic at night. (O sabah insanı değil, aksine geceleri daha enerjik.)
15. He didn’t agree with her opinion, conversely he had a different point of view. (Onun fikrini kabul etmedi, aksine farklı bir görüşü vardı.)
16. The weather wasn’t dry, conversely it was very humid. (Hava kuru değildi, tam tersine çok nemliydi.)
17. She’s not a fan of horror movies, conversely she loves romantic comedies. (Korku filmlerinin hayranı değil, aksine romantik komedileri sever.)
18. He didn’t like the book, conversely he found the movie adaptation interesting. (Kitabı sevmedi, aksine film uyarlamasını

ilginç buldu.)
19. The restaurant wasn’t expensive, conversely it was very affordable. (Restoran pahalı değildi, tam tersine çok uygun fiyatlıydı.)

20. She’s not a morning person, conversely she’s more productive in the afternoon. (O sabah insanı değil, aksine öğleden sonra daha verimli.)