Kitap okumak belki de dünyanın en güzel eylemlerinden bir tanesi. Kimimiz bilgi edinmek, kimimiz ise çok yanlış olsa da sadece okuduğumuz kitapların sayısın arttırmak için okuyoruz. Ancak kitap okurken dikkat edilmesi gereken en önemli şey okuduğumuz kitabın bize ne verdiği ya da bu kitaplardan bizim ne aldığımız. Bir kitap okunmasının üzerinden zaman geçtikten sonra eğer hiç okunmamış gibi oluyorsa yani hatırlanmıyorsa o kitabı okumuş olmanın maalesef ki hiçbir anlamı kalmıyor.
Bazı insanlar kitaplıklarındaki kitapların fazlalığı ile gurur duyarlar. Ama bu kitaplar hakkında bir soru sorduğunuzda size cevap veremezler. işte bu kişiler okurken nitelikten çok niceliğe önem veren kişilerdir. Bu şekilde bir okuma ise kişiye hiçbir fayda sağlamaz.
Kitaplar okunurken her sayfada kendimizden bir şeyler bulmalı, okuduklarımızı sindire sindire okuyarak satırları kendimize verilmiş bir nimet olarak görmeliyiz. Yapılan araştırmalar uzun zamanda yavaş yavaş okunan kitapların kısa sürede hızla okunan kitaplara göre daha faydalı olduğunu ve daha çok akılda kaldığını göstermektedir. Kitap okurken satırların altını çizmek, o kitaba bir yandan sizden bir iz bırakırken diğer yandan da daha iyi anlaşılarak buradaki bilgilerin sonraki zamanlarda kullanılmasına yardımcı olur.
İnsanı bilgili yapan çok kitap okumak değil doğru şekilde kitap okumaktır. Unutmamak gerekir ki çok fazla okuyarak bilgisini arttırmış olan ünlü bilim adamları kitapları sayıları fazla olsun diye okumamışlardır. onlar için önemli olan kitaplardan ne alabilecekleridir. Onlar başarı merdivenlerini bu şekilde tırmanabilmişlerdir.
Hemen Yorum Yaz