Cashflow İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Cashflow İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Cashflow Nedir?

Cashflow, işletmelerin nakit girişleri ile nakit çıkışlarının takibini yaparak, net nakit akışlarının hesaplanmasıdır. Bu, işletmelerin finansal durumunu ve ödeme gücünü belirlemek için önemli bir araçtır.

Örnek Cümleler:

1. Our cashflow is strong, so we can afford to invest in new equipment.
(Nakit akışımız güçlü, bu yüzden yeni ekipmanlara yatırım yapabiliriz.)
2. It’s important to monitor your cashflow regularly to ensure financial stability.
(Finansal istikrarı sağlamak için nakit akışınızı düzenli olarak izlemek önemlidir.)
3. The company’s cashflow has been impacted by the pandemic, but we’re working to recover.
(Şirketin nakit akışı pandemiden etkilendi, ancak toparlanmak için çalışıyoruz.)
4. Improving cashflow is a top priority for the business this year.
(Bu yıl işletme için nakit akışını iyileştirmek öncelikli hedeflerimizden biridir.)
5. The cashflow statement shows how much money the business has coming in and going out.
(Nakit akış tablosu, işletmenin ne kadar para girdiğini ve çıktığını gösterir.)
6. Without positive cashflow, a business cannot survive for long.
(Pozitif nakit akışı olmadan, bir işletme uzun süre hayatta kalamaz.)
7. We need to adjust our expenses to match our cashflow.
(Nakit akışımıza uygun olarak giderlerimizi ayarlamamız gerekiyor.)
8. The company’s cashflow position is stable, but we need to look for opportunities to improve it.
(Şirketin nakit akış pozisyonu stabil, ancak iyileştirmek için fırsatlar aramalıyız.)
9. A cashflow forecast can help businesses plan for the future.
(Nakit akış tahmini, işletmelerin geleceğe yönelik planlama yapmalarına yardımcı olabilir.)
10. Managing cashflow is a critical part of running a successful business.
(Başarılı bir işletme yönetiminin kritik bir parçası nakit akışını yönetmektir.)
11. A negative cashflow can be a warning sign that a business is in trouble.
(Negatif nakit akışı, bir işletmenin sorunlu olduğuna dair bir uyarı işareti olabilir.)
12. We need to find ways to increase our cashflow without sacrificing quality.
(Kaliteyi feda etmeden nakit akışımızı artırmak için yollar bulmamız gerekiyor.)
13. The company’s cashflow has improved significantly since we implemented new cost-cutting measures.
(Yeni maliyet kesintisi önlemlerimizi uyguladığımızdan beri şirketin nakit akışı önemli ölçüde iyileşti

14. A positive cashflow can give a business the flexibility to invest in growth opportunities.
    (Pozitif nakit akışı, bir işletmeye büyüme fırsatlarına yatırım yapma esnekliği sağlayabilir.)
15. If a business has a tight cashflow, it may need to consider alternative financing options.
    (Bir işletmenin sıkı bir nakit akışı varsa, alternatif finansman seçeneklerini düşünmesi gerekebilir.)
16. Managing cashflow can be challenging, especially for small businesses with limited resources.
    (Nakit akışını yönetmek, özellikle sınırlı kaynaklara sahip küçük işletmeler için zor olabilir.)
17. Cashflow problems can lead to missed payments, damaged credit, and even bankruptcy.
    (Nakit akışı sorunları, ödemelerin kaçırılmasına, kredi kaybına ve hatta iflasa neden olabilir.)
18. A cashflow statement can provide valuable insights into a business’s financial health.
    (Bir nakit akış tablosu, bir işletmenin finansal sağlığı hakkında değerli bilgiler sağlayabilir.)
19. Forecasting cashflow accurately is crucial for effective financial planning.
    (Nakit akışını doğru bir şekilde tahmin etmek, etkili finansal planlama için önemlidir.)
20. To improve cashflow, businesses may need to consider restructuring, reducing expenses, or increasing sales.
    (Nakit akışını iyileştirmek için, işletmeler yeniden yapılandırmayı, giderleri azaltmayı veya satışları artırmayı düşünebilirler.)