Carpooling İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Carpooling İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Carpooling Nedir?

Carpooling, araç paylaşımı anlamına gelmektedir. Birden fazla kişinin aynı araca binerek belirli bir güzergâh üzerinde seyahat etmesi işlemidir.

Örnek Cümleler:

  1. Carpooling is a great way to reduce traffic congestion and air pollution in cities. (Carpooling, şehirlerde trafik sıkışıklığını ve hava kirliliğini azaltmak için harika bir yoldur.)
  2. Would you like to join our carpool to work next week? (Gelecek hafta işe gitmek için bizim araba paylaşımımıza katılmak ister misin?)
  3. We saved a lot of money on gas by carpooling to the concert last night. (Dün gece konser için araba paylaşımı yaparak benzinde çok para tasarruf ettik.)
  4. I always try to carpool with my coworkers because it’s more fun than driving alone. (Tek başıma araba kullanmak yerine her zaman iş arkadaşlarımla araba paylaşımı yapmaya çalışırım, çünkü daha eğlenceli.)
  5. Carpooling can also be a great way to meet new people and make friends. (Araba paylaşımı yapmak aynı zamanda yeni insanlarla tanışmak ve arkadaşlar edinmek için harika bir yol olabilir.)
  6. Many companies offer incentives for employees who participate in carpooling programs. (Birçok şirket, araba paylaşımı programlarına katılan çalışanlar için teşvikler sunar.)
  7. I don’t have a car, so I rely on carpooling to get to work every day. (Arabam yok, bu yüzden her gün işe gitmek için araba paylaşımına güveniyorum.)
  8. Carpooling can help reduce traffic congestion and make it easier to find parking in busy areas. (Araba paylaşımı yapmak, trafik sıkışıklığını azaltmaya ve yoğun bölgelerde park yeri bulmayı kolaylaştırmaya yardımcı olabilir.)
  9. My friend and I decided to carpool to the beach this weekend to save money on gas. (Bu hafta sonu plaja gitmek için arkadaşımla birlikte araba paylaşımı yapmaya
  1. Some cities have dedicated carpool lanes to help expedite the commute for those who participate. (Bazı şehirler, araba paylaşımı yapanlar için seyahati hızlandırmak için özel şeritlere sahiptir.)
  2. I met some interesting people while carpooling to a conference last month. (Geçen ay bir konferansa araba paylaşımı yaparken ilginç insanlarla tanıştım.)
  3. My company has a carpooling program that I participate in to help reduce my carbon footprint. (Şirketim, karbon ayak izimi azaltmaya yardımcı olmak için katıldığım bir araba paylaşımı programı sunuyor.)
  4. We take turns driving and paying for gas when we carpool to our weekend soccer games. (Hafta sonu futbol maçlarımıza araba paylaşımı yaparken sürüşü ve benzin parasını ödeme konusunda sırayla dönüşüyoruz.)
  5. I’ve been able to save a lot of money on parking by carpooling to work with my colleagues. (İş arkadaşlarımla araba paylaşımı yaparak park ücretlerinden büyük tasarruf sağladım.)
  6. My neighbor and I carpool to our weekly yoga classes to save on gas and reduce our carbon footprint. (Komşumla haftalık yoga derslerimize araba paylaşımı yaparak benzin tasarrufu yapabilir ve karbon ayak izimizi azaltabiliriz.)
  7. I prefer carpooling to driving alone because it’s less stressful and more social. (Tek başıma araba kullanmaktansa araba paylaşımı yapmayı tercih ediyorum, çünkü daha az stresli ve sosyal.)
  8. Some companies offer discounts on parking or even cash incentives for employees who participate in their carpooling programs. (Bazı şirketler, araba paylaşımı programlarına katılan çalışanlarına park indirimleri veya hatta nakit teşvikler sunar.)
  9. We were able to avoid traffic and arrive at the concert on time by carpooling with our friends. (Arkadaşlarımızla araba paylaşımı yaparak trafikten kaçındık ve konsere zamanında geldik.)
  10. I’ve made some great friends by carpooling

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.