Caretaker İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Caretaker İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Caretaker Nedir?

Caretaker, genellikle binalar, tesisler veya araziler gibi bir yerin bakımı ve korunması için sorumluluk alan kişidir. Bu kişi, genellikle mülk sahibi veya yöneticisi tarafından işe alınır ve yerin düzenli olarak kontrol edilmesi, temizlenmesi ve bakımının yapılması gibi görevleri üstlenir.

Örnek Cümleler:

1. The caretaker of the building reported a leak in the roof. (Binanın bakıcısı, çatıda bir sızıntı bildirdi.)
2. The school caretaker is responsible for keeping the playground clean and safe. (Okulun bakıcısı, oyun alanını temiz ve güvenli tutmakla sorumludur.)
3. The caretaker of the park opens and closes the gates every day. (Parkın bakıcısı, her gün kapıları açar ve kapatır.)
4. The caretaker of the museum dusts the artifacts every morning. (Müzenin bakıcısı, her sabah eserleri toz alır.)
5. The caretaker of the hotel ensures that the rooms are tidy and well-maintained. (Otelin bakıcısı, odaların düzenli ve bakımlı olduğundan emin olur.)
6. The caretaker of the estate takes care of the gardens and grounds. (Mülkün bakıcısı, bahçeler ve arazilerle ilgilenir.)
7. The caretaker of the church rings the bells every Sunday morning. (Kilisenin bakıcısı, her Pazar sabahı çanları çalar.)
8. The caretaker of the office building cleans the common areas. (Ofis binasının bakıcısı, ortak alanları temizler.)
9. The caretaker of the apartment complex keeps the hallways and stairs clean. (Apartman kompleksinin bakıcısı, koridorları ve merdivenleri temiz tutar.)
10. The caretaker of the sports stadium prepares the field before the games. (Spor stadyumunun bakıcısı, maçlardan önce sahayı hazırlar.)
11. The caretaker of the warehouse organizes the inventory. (Depo binasının bakıcısı, envanteri düzenler.)
12. The caretaker of the zoo feeds the animals and cleans their cages. (Hayvanat bahçesinin bakıcısı, hayvanları besler ve kafeslerini temizler.)
13. The caretaker of the community center sets up the chairs for events. (Toplum merkezinin bakıcısı, etkinlikler için sandalyeleri hazırlar.)
14. The caretaker of the theater checks the lights and sound system before performances. (Tiyatronun bakıcısı, performanslardan önce ışıkları ve ses sistemi kontrol eder.)
15. The caretaker of the factory maintains the equipment and machinery. (Fabrikanın bakıcısı, ekipman ve makinelere bakım yapar.)
16. The caretaker of the bridge inspects it for any damages. (Köprünün bakıcısı, herhangi bir hasar için kontrol eder.)
17. The caretaker of the cemetery keeps the grounds neat and tidy. (Mezarlığın bakıcısı,

çevreyi temiz ve düzenli tutar.)
18. The caretaker of the university campus ensures the buildings are secure. (Üniversite kampüsünün bakıcısı, binaların güvenli olduğundan emin olur.)

19. The caretaker of the shopping mall cleans the restrooms regularly. (Alışveriş merkezinin bakıcısı, tuvaletleri düzenli olarak temizler.)
20. The caretaker of the government building checks the security cameras. (Hükümet binasının bakıcısı, güvenlik kameralarını kontrol eder.)