Captionless İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Captionless İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Captionless Nedir?

Captionless, İngilizcede “başlık veya açıklama olmadan” anlamına gelir. Bu kelime genellikle, bir resim veya video için başlık veya açıklama olmadığında kullanılır.

Örnek Cümleler:

  1. The picture on the wall was captionless.
    • Duvar üzerindeki resim başlıksızdı.
  2. I didn’t understand the meaning of the captionless image.
    • Başlıksız resmin anlamını anlamadım.
  3. The video had no captions, it was captionless.
    • Videoda altyazı yoktu, başlıksızdı.
  4. The art exhibition had some captionless paintings.
    • Sanat sergisinde bazı başlıksız tablolar vardı.
  5. The photo album was full of captionless pictures.
    • Fotoğraf albümü başlıksız resimlerle doluydu.
  6. I like to watch captionless videos and try to understand them.
    • Başlıksız videoları izlemeyi seviyorum ve onları anlamaya çalışıyorum.
  7. The movie was so confusing without captions, it was practically captionless.
    • Filmin altyazısı olmadan o kadar kafa karıştırıcıydı ki, neredeyse başlıksızdı.
  8. The photographer intentionally left some of the pictures captionless.
    • Fotoğrafçı bazı resimleri kasıtlı olarak başlıksız bıraktı.
  9. The news article had a captionless picture that didn’t add any value to the story.
    • Haber makalesinde, hikayeye hiçbir değer katmayan başlıksız bir resim vardı.
  10. The museum exhibit had a section with captionless artifacts that were open to interpretation.
  • Müze sergisinde yorumlanmaya açık başlıksız eserleri olan bir bölüm vardı.
  1. The Instagram post had a captionless picture that left the viewers guessing.
  • Instagram gönderisi, izleyicileri tahmin yapmaya bırakan başlıksız bir resim içeriyordu.
  1. The brochure had a captionless photo that was meant to evoke emotion.
  • Broşürde, duygusal bir tepki uyandırmak için yapılmış başlıksız bir fotoğraf vardı.
  1. The billboard had a captionless ad that caught everyone’s attention.
  • Billboard, herkesin dikkatini çeken başlıksız bir reklam içeriyordu.
  1. The website had a captionless banner that didn’t explain what the site was about.
  • Web sitesinde, site hakkında hiçbir şey açıklamayan başlıksız bir banner vardı.
  1. The fashion show had some models wearing captionless clothes that left the audience wondering.
  • Moda şovunda, izleyicileri meraklandıran başlıksız kıyafetler giyen modeller vardı.
  1. The album cover had a captionless picture that represented the mood of the music.
  • Albüm kapağında, müziğin ruh halini temsil eden başlıksız bir resim vardı.
  1. The travel blog had a captionless photo that inspired people to explore new places.
  • Seyahat
  1. The magazine article had a captionless image that left the reader confused about the topic.
  • Dergi makalesinde, konu hakkında okuyucuyu kafası karışık bırakan başlıksız bir resim vardı.
  1. The advertisement campaign used captionless images to make a bold statement.
  • Reklam kampanyası, cesur bir açıklama yapmak için başlıksız resimler kullandı.
  1. The social media post had a captionless meme that was still funny on its own.
  • Sosyal medya gönderisinde, kendisi başlı başına komik olan başlıksız bir mizah vardı.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.