Canvas İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Canvas İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Canvas (Tuval) : It is a type of surface made of cloth, cotton, or linen, used for painting or drawing on.

Example Sentences:

1. I bought a new canvas for my painting.
   (Resmim için yeni bir tuval aldım.)

2. She loves to paint on canvas.
   (O, tuval üzerinde resim yapmaktan çok hoşlanır.)

3. The artist spent weeks painting on the large canvas.
   (Sanatçı, büyük tuval üzerinde haftalarca resim yapmış.)

4. Can you please stretch the canvas before painting?
   (Lütfen resim yapmadan önce tuvali germeye çalışır mısın?)

5. The canvas was too small for the portrait she wanted to paint.
   (Tuval, yapmak istediği portre için çok küçüktü.)

6. The painting was done on a stretched canvas.
   (Resim germiş bir tuval üzerine yapılmıştı.)

7. He drew a beautiful landscape on canvas using oil paints.
   (O, yağlı boyalar kullanarak tuval üzerine güzel bir manzara çizdi.)

8. The canvas was coated with a layer of gesso before painting.
   (Tuval, resim yapmadan önce bir kat jelatin ile kaplandı.)

9. She used a variety of brushes to create different textures on the canvas.
   (O, tuval üzerinde farklı dokular yaratmak için çeşitli fırçalar kullandı.)

10. The artist used a palette knife to apply thick layers of paint to the canvas.
    (Sanatçı, tuvale kalın katmanlar halinde boya uygulamak için palet bıçağı kullandı.)

11. The canvas was hanging on the wall, displaying the artist’s latest creation.
    (Tuval, sanatçının son eserini sergileyerek duvarda asılıydı.)

12. She signed her name on the bottom right corner of the canvas.
    (O, adını tuvalin sağ alt köşesine imzaladı.)

13. The canvas was carefully rolled up and stored in a tube for transportation.
    (Tuval, nakliye için dikkatlice rulo halinde sarıldı ve tüpe konuldu.)

14. The painting on canvas was sold for a high price at the auction.
    (Tuval üzerine yapılan resim, açık artırmada yüksek bir fiyata satıldı.)

15. The canvas was protected with a layer of varnish to prevent it from fading.
    (Tuval, solmaması için bir kat vernik ile korundu.)

16. The artist used a pencil to sketch the outlines on the canvas before painting.
    (Sanatçı, resim yapmadan önce tuval üzerindeki ana hatları çizmek için bir kalem kullandı.)

17. The canvas was hung in the museum next to the other famous paintings.
    (Tuval, diğer ünlü resimlerin yanında müzede asıldı.)

18. She chose a colorful palette to create a vibrant painting on canvas.
    (O, canlı bir resim yapmak için renkli bir palet seçti.)

19. The canvas was framed and displayed in the art gallery.
    (Tuval çerçevelendi ve sanat galerisinde sergilendi.)

20. He used a spray bottle to create a misty effect on the canvas.
    (O, tuval üzerinde sisli bir etki

by using a sprey şişesi.)