Candlelight İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Candlelight İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Candlelight İle İlgili Cümleler

Candlelight, Türkçe anlamıyla mum ışığı demektir. İşte candlelight kelimesini kullanarak örnek cümleler:

1. I love to read by candlelight. (Mum ışığında okumayı severim.)
2. She turned off the lamp and lit a candle for a romantic candlelight dinner. (Lambayı kapattı ve romantik bir mum ışığı yemeği için mum yaktı.)
3. The power went out, but we had plenty of candles for candlelight. (Elektrikler kesildi, ama mum ışığımız için bolca mumumuz vardı.)
4. The candlelight flickered and cast a warm glow over the room. (Mum ışığı titredi ve odada sıcak bir ışık yaydı.)
5. They had a candlelight vigil to honor the victims of the tragedy. (Tragedi kurbanlarını onurlandırmak için bir mum ışığı nöbeti düzenlediler.)
6. He proposed to her under the soft glow of candlelight. (O, ona mum ışığının yumuşak ışıltısı altında evlenme teklif etti.)
7. The candlelight illuminated the old photographs on the wall. (Mum ışığı duvardaki eski fotoğrafları aydınlattı.)
8. She always burned candles to create a cozy atmosphere with candlelight. (Mum ışığı ile sıcak bir atmosfer yaratmak için her zaman mum yakardı.)
9. The candlelight added a touch of elegance to the dinner party. (Mum ışığı, yemek partisine bir dokunuşluk zarafet kattı.)
10. They huddled around the candlelight to tell ghost stories. (Hayalet hikayeleri anlatmak için mum ışığının etrafında toplandılar.)
11. She loved the ambiance created by candlelight and fresh flowers. (Mum ışığı ve taze çiçeklerin yarattığı atmosferi seviyordu.)
12. The candlelight danced on the surface of the water in the bathtub. (Mum ışığı, küvetteki suyun yüzeyinde dans etti.)
13. The power outage turned their home into a cozy haven of candlelight. (Elektrik kesintisi, evlerini mum ışığının sıcak kovasına dönüştürdü.)
14. The candlelight added a mystical quality to the séance. (Mum ışığı, seansın mistik bir kalitesi kazanmasına neden oldu.)
15. The candlelight shone brightly in the darkness of the night. (Mum ışığı, gece karanlığında parlak bir şekilde parladı.)
16. The candlelight revealed the intricate details of the antique statue. (Mum ışığı, antik heykelin karmaşık detaylarını ortaya çıkardı.)
17. They spent a romantic evening together in the soft glow of candlelight. (Mum ışığının yumuşak ışıltısı altında romantik bir akşam geçirdiler.)
18. The candlelight created shadows on the walls of the old castle. (Mum ışığı, eski kale duvarlarında gölgeler

19. The candlelight procession made its way through the dark streets of the city. (Mum ışığı alayı, şehrin karanlık sokaklarından geçti.)
20. She enjoyed the simplicity of a candlelight yoga practice. (Mum ışığı ile yoga yapmanın basitliğinden keyif aldı.)