Campaign İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Campaign
Campaign kelimesi “kampanya” anlamına gelir.
Örnek cümleler:
- The presidential campaign has officially started. (Başkanlık kampanyası resmi olarak başladı.)
- Our company is launching a new advertising campaign next week. (Şirketimiz önümüzdeki hafta yeni bir reklam kampanyası başlatıyor.)
- The charity campaign raised millions of dollars for the homeless. (Hayırseverlik kampanyası evsizler için milyonlarca dolar topladı.)
- The campaign against animal testing is gaining momentum. (Hayvan testlerine karşı kampanya hız kazanıyor.)
- The political campaign was full of drama and scandal. (Politik kampanya dram ve skandal doluydu.)
- The anti-smoking campaign has been successful in reducing smoking rates. (Sigara karşıtı kampanya sigara kullanım oranlarını azaltmada başarılı oldu.)
- The campaign for environmental conservation is crucial for our planet’s survival. (Çevre koruma kampanyası, gezegenimizin hayatta kalması için hayati önem taşıyor.)
- The campaign to end racial discrimination is a long and difficult journey. (Irk ayrımcılığına son verme kampanyası uzun ve zorlu bir yolculuktur.)
- The marketing campaign for the new product was a huge success. (Yeni ürün için yapılan pazarlama kampanyası büyük bir başarıydı.)
- The campaign for women’s rights has been ongoing for centuries. (Kadın hakları kampanyası yüzyıllardır devam ediyor.)
- The election campaign was full of promises and grand speeches. (Seçim kampanyası vaatler ve büyük konuşmalarla doluydu.)
- The anti-bullying campaign aims to create a safer environment for children. (Zorbalıkla mücadele kampanyası çocuklar için daha güvenli bir ortam yaratmayı amaçlıyor.)
- The campaign to reduce plastic waste is gaining support from people all over the world. (Plastik atık azaltma kampanyası dünya genelinde insanların desteğini kazanıyor.)
- The campaign to raise awareness about mental health is important for reducing the stigma surrounding mental illness. (Ruhsal sağlık hakkında farkındalık yaratma kampanyası, zihinsel hastalıkla ilgili stigma azaltmak için önemlidir.)
- The presidential campaign promises to bring change to the country. (Başkanlık kampanyası ülkeye değişim getirmeyi vaat ediyor.)
- The anti-drug campaign targets young people and aims to prevent drug use. (Uyuşturucu karşıtı kampanya gençleri hedef alır ve uyuşturucu kullanımını önlemeyi amaçlar.)
- The campaign for fair trade aims to promote ethical and sustainable production. (Adil ticaret kampanyası, etik ve sürdürülebilir üretimi teşvik etmeyi amaçlar.)
- The campaign for equal pay for women is a pressing issue in today’s society. (Kadınlar için eşit ücret kampanyası günümüz toplumunda acil bir
meseledir.)
19. The anti-corruption campaign is necessary for promoting transparency and accountability in government. (Yolsuzlukla mücadele kampanyası, hükümette şeffaflık ve hesap verebilirliği teşvik etmek için gereklidir.)
- The campaign to promote literacy and education in underprivileged areas is a noble cause. (Eğitimsiz ve dezavantajlı bölgelerde okur-yazarlığı ve eğitimi teşvik etme kampanyası soylu bir amaçtır.)
Hemen Yorum Yaz