Belgesel Sinema Nedir

Belgesel Sinema Nedir

Belgesel sinema, olgusal gerçekleri eğitim veya eğlence gayesiyle derleyip yorumlayan sinema türüdür.

Belgesel niteliği olan filmler aslında sine­manın ilk günlerinden beri ilgi çekmiştir. Lumiere Kardeşler’in filmlerinin çoğu bel­gesel nitelikte filmlerdi. Lumiere’lerin gönderdiği kameramanlar da dünyanın dört bir köşesinden ilginç görüntülerle dönüyorlar­dı. Rusya’da 1900’lerde Bolşeviklerin ikti­dara ilerleyişi sırasındaki olaylar filme alın­mış, propaganda amacıyla kullanılmıştı. 1922’de ABD’li yönetmen Robert Fla- herty’nin kişisel gözlemlerine dayanarak Eskimo yaşamını görüntülediği Nanook of the North (Kuzeyli Nanook) pek çok belge­sel film için bir ilk örnek oluşturdu. Hemen hemen aynı sıralarda İngiliz yönetmen H. Bruce Woolfe, I. Dünya Savaşı’ndaki çarpışmaların görüntülerinden oluşan bir dizi derleme film yaptı. Uzun metrajlı Wege zu Kraft und Schönheit (1925; Güce ve Güzelliğe Giden Yollar) gibi Alman kültür filmleri de dünyanın her yerinden isteniyordu.

İngiltere’de gelişen belgesel sinema hare­keti, özellikle Grierson’m ringa avına çıkan bir balıkçı filosunu görüntüleyen Drifters ile (1929; Balıkçı Tekneleri) Londra-Edinburg arasında gece çalışan posta trenini konu alan Night Mail (1936; Gece Postası) gibi filmleriyle 1930’larda dünya filmciliğini et­kiledi. ABD’de de bu türe önemli katkısı olan filmler yapıldı. Pare Lorentz’in ABD’ nin toz fırtınalarına açık, kurak bölgelerin­de geçen The Plow that Broke the Plains (1936; Ovaları Yaran Saban) ve selleri önlemenin yollarını tartışan The River (1937; Irmak) adlı filmleri bunun ilk örnek­leri arasındaydı. Dünyanın dört köşesinde filmler çeken Hollandalı Joris Ivens de belgesel sinemanın en önemli temsilcilerin­den biri oldu.

II. Dünya Savaşı bu alandaki gelişmeyi hızlandırdı. Savaş sırasında Almanya’da Nazi hükümeti, devletleştirilen sinema sa­nayisini belgesel propaganda filmleri için kullandı. ABD’li yönetmen Frank Capra, ABD ordusu için Why We Fight (1942-45; Neden Savaşıyoruz) dizisini gerçekleştirdi. İngiltere’de London Can Take It (1940; Londra Dayanabilir), Target for Tonight (1941; Bu Gecenin Hedefi) ve Desert Vic- tory (1943; Çöl Zaferi) gibi filmler çekildi. Kanada Ulusal Sinema Kurulu da ulusal yararı gözeten eğitici filmler yaptı.

1950’lerin başlarında İngiliz Özgür Sinema hareketiyle dikkatler bir kez daha belgesel filmler üzerinde toplandı. Bir grup genç sinemacının önderliğinde yapılan film­ler bireyle ve bireyin günlük yaşantısıyla ilgiliydi. Belgesel filmler özellikle 1960’ların sonlarıyla 1970’lerde televizyon aracılığıyla da yaygınlık kazandı.

Türkiye’de de sinemacılık belgesel filmler­le başladı. Fuat Uzkınay’m çektiği Ayastefanos’taki Rus . Âbidesinin Yıkılışı (1914) belgeseli, ilk Türk filmi olarak kabul edil­mektedir. 1915’te kurulan Merkez Ordu Sinema Dairesi askeri konulu belgeseller çekti. 1917’de Müdafaa-i Milliye Cemiyeti’ nin sinemacılık kolu kuruldu. Daha sonra bu kuruluşların sinema etkinliklerini 1923’e değin Malûl Gaziler Cemiyeti yürüttü. Kur­tuluş Savaşı’mn sonlarına doğru kurulan Ordu Film Alma Dairesi de savaşı görüntü­leyen filmler çekti.

1934’te Türkiye’ye gelen Sovyet yönetmen Sergey Yutkeviç, eski filmleri de kullanarak Türkiyenin Kalbi Ankara adlı belgesel filmi gerçekleştirdi. Aynı yıl gelen Sovyet Ester Şub, Türk İnkılabında Terakki Hamleleri adlı derleme filmi, üç yıllık bir çahşma sonucunda, 1937’de tanıamladı.

1950’lerin ortalarında İstanbul Üniversitesi Film Merkezi’nin kurulması ile Sabahattin Eyuboğlu, Mazhar Şevket İpşiroğlu ve Aziz Albek’in başarılı çalışmaları, belgesel sinemaya canlılık kazandırdı. Sonraki yıllarda birçok sinemacı bu türde de örnekler verdi. Süha Arın ve Güner Sarıoğlu, çalışmalarım bu alanda yoğunlaştırarak belgesel sinema­nın önemli temsilcileri oldular. Ayrıca bak. cinema verite derleme film; haber filmi; propaganda filmi.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.