Be Prone To İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Be Prone To İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Prone To

Prone to kelimesi, bir şeyin veya birinin meydana gelme olasılığının yüksek olduğunu ifade eder.

Örnek Cümleler:

  1. She is prone to getting migraines. (O, migren olma eğilimindedir.)
  2. He is prone to procrastination. (O, işleri sürekli ertelemeye eğilimlidir.)
  3. Children are prone to catching colds. (Çocuklar, soğuk algınlığına yakalanmaya eğilimlidirler.)
  4. He is prone to exaggerating his accomplishments. (O, başarılarını abartmaya eğilimlidir.)
  5. She is prone to anxiety. (O, anksiyeteye eğilimlidir.)
  6. He is prone to anger outbursts. (O, öfke patlamalarına eğilimlidir.)
  7. The area is prone to flooding. (Bölge, su baskınına eğilimlidir.)
  8. She is prone to overthinking. (O, aşırı düşünmeye eğilimlidir.)
  9. He is prone to being forgetful. (O, unutkanlığa eğilimlidir.)
  10. The plant is prone to wilting in direct sunlight. (Bitki, doğrudan güneş ışığına maruz kalmakta solmaya eğilimlidir.)
  11. She is prone to falling asleep during lectures. (O, derslerde uyuklamaya eğilimlidir.)
  12. He is prone to making impulsive decisions. (O, düşüncesiz kararlar almaya eğilimlidir.)
  13. The car is prone to breaking down on long trips. (Araba, uzun yolculuklarda arıza yapmaya eğilimlidir.)
  14. She is prone to emotional outbursts. (O, duygusal patlamalara eğilimlidir.)
  15. He is prone to taking unnecessary risks. (O, gereksiz riskler almaya eğilimlidir.)
  16. The old building is prone to structural damage. (Eski bina, yapısal hasara eğilimlidir.)
  17. She is prone to getting lost in unfamiliar places. (O, yabancı yerlerde kaybolmaya eğilimlidir.)
  18. He is prone to being distracted easily. (O, kolayca dikkati dağılmaya eğilimlidir.)
  19. The software is prone to crashing when too many users are using it simultaneously. (Yazılım, aynı anda çok sayıda kullanıcı tarafından kullanıldığında çökmeye eğilimlidir.)
  20. She is prone to daydreaming. (O, hayal kurmaya eğilimlidir.)
  1. He is prone to overeating when he’s stressed. (O, stresli olduğunda aşırı yeme eğilimindedir.)
  2. The company is prone to making mistakes in their financial reports. (Şirket, finansal raporlarında hata yapmaya eğilimlidir.)
  3. She is prone to getting sunburned easily. (O, kolayca güneş yanığına yakalanma eğilimindedir.)
  4. He is prone to getting seasick on boats. (O, teknelerde deniz tutmasına eğilimlidir.)
  5. The city is prone to traffic jams during rush hour. (Şehir, yoğun saatlerde trafik sıkışıklığına eğilimlidir.)
  6. She is prone to getting emotional during sad movies. (O, üzücü filmlerde duygusal olma eğilimindedir.)
  7. He is prone to getting into arguments with his coworkers. (O, iş arkadaşlarıyla tartışmaya eğilimlidir.)
  8. The dog is prone to barking at strangers. (Köpek, yabancılara havlamaya eğilimlidir.)
  9. She is prone to getting injured while playing sports. (O, spor yaparken sakatlanmaya eğilimlidir.)
  10. He is prone to losing his temper when things don’t go his way. (O, işler istediği gibi gitmediğinde sinirlenmeye eğilimlidir.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.