Be Caught İn Flagrante İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Be Caught İn Flagrante İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Be Caught İn Flagrante Nedir?


“Be caught in flagrante” ifadesi Latinceden gelir ve suçüstü anlamına gelir. Bu ifade genellikle bir kişinin suç işlerken yakalandığı durumlarda kullanılır.

Örnek Cümleler:

  1. The thief was caught in flagrante stealing the jewelry from the store. (Hırsız, dükkanın mücevherlerini çalarken suçüstü yakalandı.)
  2. The cheating student was caught in flagrante during the exam. (Yanlış yapan öğrenci sınav sırasında suçüstü yakalandı.)
  3. The politician was caught in flagrante taking bribes. (Politikacı rüşvet alırken suçüstü yakalandı.)
  4. The employee was caught in flagrante embezzling company funds. (Çalışan şirket fonlarını zimmetine geçirirken suçüstü yakalandı.)
  5. The drug dealer was caught in flagrante selling narcotics. (Uyuşturucu satıcısı, uyuşturucu sattığı sırada suçüstü yakalandı.)
  6. The husband was caught in flagrante cheating on his wife. (Koca, eşini aldattığı sırada suçüstü yakalandı.)
  7. The teenager was caught in flagrante vandalizing the school property. (Genç, okul mülklerine zarar verirken suçüstü yakalandı.)
  8. The suspect was caught in flagrante attempting to break into the house. (Şüpheli, eve girmeye çalışırken suçüstü yakalandı.)
  9. The employee was caught in flagrante surfing the internet during work hours. (Çalışan, iş saatlerinde internete girerken suçüstü yakalandı.)
  10. The burglar was caught in flagrante attempting to steal from the house. (Hırsız, evden çalmaya çalışırken suçüstü yakalandı.)
  11. The driver was caught in flagrante driving under the influence of alcohol. (Sürücü, alkol etkisi altında araç kullanırken suçüstü yakalandı.)
  12. The student was caught in flagrante cheating on the test. (Öğrenci, test sırasında kopya çekerken suçüstü yakalandı.)
  13. The employee was caught in flagrante gossiping about the boss. (Çalışan, patron hakkında dedikodu yaparken suçüstü yakalandı.)
  14. The criminal was caught in flagrante committing the murder. (Suçlu, cinayet işlerken suçüstü yakalandı.)
  15. The athlete was caught in flagrante using performance-enhancing drugs. (Sporcu, performans arttırıcı ilaçlar kullanırken suçüstü yakalandı.)
  16. The teenager was caught in flagrante shoplifting from the store. (Genç, dükkanın ürünlerini çalmaya çalışırken suçüstü yakalandı.)
  17. The employee was caught in flagrante sleeping on the job. (Çalışan, işte uyurken suçüst
  1. The employee was caught in flagrante falsifying company records. (Çalışan, şirket kayıtlarını sahtecilikle değiştirirken suçüstü yakalandı.)
  2. The student was caught in flagrante plagiarizing from the internet. (Öğrenci, internetten kopya çekerken suçüstü yakalandı.)
  3. The employee was caught in flagrante stealing office supplies. (Çalışan, ofis malzemelerini çalarken suçüstü yakalandı.)

(Türkçe karşılıklar mavi ve kalın olarak yazılmıştır.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.