As Follows İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

As Follows İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Follows İle İlgili Cümleler

Anlam: Follows, bir şeyin veya bir kişinin ardından gitmek, takip etmek anlamına gelen bir fiildir.

1. John follows his father’s footsteps. (John, babasının izinden gidiyor.)
2. The instructions should be followed carefully. (Talimatlar dikkatle takip edilmelidir.)
3. The police car was followed by a suspicious vehicle. (Polis arabası, şüpheli bir araç tarafından takip edildi.)
4. She always follows the latest fashion trends. (O, her zaman en son moda trendlerini takip eder.)
5. The film follows the story of a young girl who becomes a spy. (Film, bir casus haline gelen genç bir kızın hikayesini takip eder.)
6. The path follows the river for several miles. (Yol, birkaç mil boyunca nehirin izini takip eder.)
7. Please follow me to the meeting room. (Toplantı odasına beni takip edin lütfen.)
8. The recipe is easy to follow. (Tarif takip etmesi kolaydır.)
9. The detective followed the suspect to the abandoned warehouse. ( Dedektif, şüphelinin terk edilmiş depoya gitmesini takip etti.)
10. The company follows a strict policy regarding employee behavior. (Şirket, çalışan davranışları konusunda sıkı bir politika izler.)
11. He always follows his instincts when making decisions. (Kararlarını verirken her zaman içgüdülerini takip eder.)
12. The news follows a story of corruption in the government. (Haber, hükümetteki yolsuzluk hikayesini takip eder.)
13. The movie follows a group of friends on a road trip. (Film, bir yolculukta olan bir grup arkadaşın hikayesini takip eder.)
14. Please follow the signs to the nearest exit. (Lütfen en yakın çıkışa yönelik işaretlere uyun.)
15. The program follows a strict schedule. (Program sıkı bir zamanlama takip eder.)
16. The teacher asked the students to follow her example. (Öğretmen, öğrencilerin örneğini takip etmelerini istedi.)
17. The dog follows its owner everywhere. (Köpek sahibinin her yerine takip eder.)
18. The novel follows the life of a young woman in the 1800s. (Roman, 1800’lerde yaşayan genç bir kadının hayatını takip eder.)
19. The plan follows a step-by-step approach. (Plan adım adım yaklaşımı takip eder.)
20. The company follows a sustainable business model. (Şirket, sürdürülebilir bir iş modeli izler.)

21. He always follows the rules, even if he doesn’t agree with them. (O, her zaman kurallara uyar, hatta onlarla aynı fikirde değilse bile.)
22. The reporter followed the story closely for weeks. (Muhabir, hikayeyi haftalar boyunca yakından takip etti.)
23. The team captain instructed the players to follow the game plan. (Takım kaptanı, oyunculara oyun planını takip etmelerini söyledi.)
24. The bus route follows the main road through town. (Otobüs rotası, kasabanın ana yolunu takip eder.)
25. The concert follows a series of opening acts. (Konser, bir dizi açılış eyleminin ardından takip eder.)
26. The cat followed the mouse into the hole. (Kedi, fareyi deliğe kadar takip etti.)
27. The professor’s lecture follows a logical sequence. (Profesörün dersi mantıklı bir sırayı takip eder.)
28. The company policy follows all applicable laws and regulations. (Şirket politikası tüm uygulanabilir yasalara ve düzenlemelere uyar.)
29. The tour guide asked the group to follow her through the museum. (Rehber, müzede onu takip etmelerini istedi.)
30. The band’s latest album follows a different musical style than their previous work. (Grubun son albümü, önceki işlerinden farklı bir müzik tarzını takip eder.)