Artlessly İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Artlessly İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Artlessly Nedir?

Artlessly kelimesi Türkçe’de “ustalıksız bir şekilde, doğal olmayan bir biçimde” gibi anlamlara gelir.

1. She artlessly stumbled over her words during the presentation. (O, sunum sırasında kelime takılmaları yaşadı.)
2. He artlessly tried to play the guitar without any prior practice. (O, önceden hiç pratik yapmadan gitar çalmaya çalıştı.)
3. The painting was artlessly done, lacking any real talent. (Tablo ustalıksızca yapılmıştı ve gerçek bir yetenek yoktu.)
4. She artlessly applied the makeup, resulting in a clown-like appearance. (Makyajı doğal olmayan bir şekilde uyguladı ve sonuç olarak bir palyaço görünümü ortaya çıktı.)
5. He artlessly tried to flirt with her, but it only made her uncomfortable. (O, onunla flört etmeye çalıştı ancak sadece rahatsızlık verdi.)
6. The dialogue in the play was artlessly written, lacking any real depth. (Oyunun diyalogları ustalıksızca yazılmıştı ve gerçek bir derinliği yoktu.)
7. She artlessly attempted to cook a gourmet meal without any experience. (Deneyimi olmadan gurme yemek pişirmeye çalıştı.)
8. He artlessly tried to dance, stepping on his partner’s feet. (Dans etmeye çalıştı ve partnerinin ayaklarının üstüne basarak başarısız oldu.)
9. The poem was artlessly written, lacking any real emotion. (Şiir, gerçek bir duygu yokluğuyla ustalıksızca yazılmıştı.)
10. She artlessly dressed herself in mismatched clothing, unaware of the fashion faux pas. (Moda hatalarından habersiz, uyumsuz kıyafetler giyindi.)
11. He artlessly attempted to fix the car, only making the problem worse. (Arabayı tamir etmeye çalıştı ancak sadece sorunu daha da kötüleştirdi.)
12. The building was artlessly designed, lacking any real aesthetic appeal. (Bina, gerçek bir estetik çekiciliği olmayan ustalıksız bir şekilde tasarlandı.)
13. She artlessly tried to imitate the famous singer, resulting in a comical performance. (Ünlü şarkıcıyı taklit etmeye çalıştı ve komik bir performans sergiledi.)
14. He artlessly attempted to write a novel, lacking any real plot or character development. (Roman yazmaya çalıştı ancak gerçek bir hikaye veya karakter gelişimi yoktu.)
15. The sculpture was artlessly crafted, lacking any real detail or nuance. (Heykel ustalıksızca yapılmıştı ve gerçek bir ayrıntı veya incelik yoktu.)
16. She artlessly tried to speak a foreign language, but her accent was unintelligible. (Yabancı dil konuşmaya çalıştı ancak aksanı anlaşılmazdı.)
17. He artlessly attempted to juggle,

dropping the balls after only a few seconds. (O, sadece birkaç saniye sonra topları düşürerek jonglörlük yapmaya çalıştı.)
18. The play’s set design was artlessly done, lacking any real creativity. (Oyunun sahne tasarımı, gerçek bir yaratıcılık eksikliğiyle ustalıksızca yapılmıştı.)

19. She artlessly tried to apply the new software program, but couldn’t figure out how to use it. (Yeni yazılım programını uygulamaya çalıştı ancak nasıl kullanacağını çözemedi.)
20. He artlessly attempted to sing the high notes, resulting in a strained and off-key performance. (Yüksek notalarda şarkı söylemeye çalıştı ve gerilmiş ve tonlaması bozuk bir performans sergiledi.)