Arrangement İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Arrangement İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Arrangement (Düzenleme)

Arrangement, bir şeyin belirli bir şekilde düzenlenmesi veya organize edilmesi anlamına gelir. Bu kelime, sıralama, planlama, hazırlama ve koordinasyon gibi eylemleri ifade eder.

Örnek cümleler:

1. I need to make an arrangement for my flight tickets. (Uçak biletim için düzenleme yapmam gerekiyor.)
2. The arrangement of the furniture in the room was perfect. (Odada mobilyaların düzenlenmesi mükemmeldi.)
3. She has a talent for the arrangement of flowers. (Çiçeklerin düzenlenmesinde yeteneği var.)
4. The arrangement of the music was very innovative. (Müziğin düzenlenmesi çok yenilikçi idi.)
5. We have made an arrangement for the delivery of the goods. (Mal teslimi için bir düzenleme yaptık.)
6. The arrangement of the paragraphs in the essay was not logical. (Deneme içindeki paragrafların düzenlenmesi mantıklı değildi.)
7. They have reached an arrangement regarding the payment terms. (Ödeme koşulları konusunda bir düzenleme sağladılar.)
8. I like the arrangement of the books on the shelf. (Raf üzerindeki kitapların düzenlenmesini seviyorum.)
9. The arrangement of the artwork in the gallery was impressive. (Galerideki sanat eserlerinin düzenlenmesi etkileyiciydi.)
10. We need to make an arrangement for the meeting room. (Toplantı odası için bir düzenleme yapmamız gerekiyor.)
11. The arrangement of the colors in the painting was harmonious. (Tablodaki renklerin düzenlenmesi uyumlu idi.)
12. He is responsible for the arrangement of the equipment in the laboratory. (Laboratuvardaki ekipmanların düzenlenmesinden sorumlu.)
13. The arrangement of the words in the sentence was confusing. (Cümle içindeki kelimelerin düzenlenmesi kafa karıştırıcıydı.)
14. They have made an arrangement for the catering for the event. (Etkinlik için catering hizmeti konusunda bir düzenleme yaptılar.)
15. The arrangement of the itinerary for the trip was very detailed. (Seyahat programının düzenlenmesi çok detaylı idi.)
16. I like the arrangement of the photos on the wall. (Duvar üzerindeki fotoğrafların düzenlenmesini seviyorum.)
17. The arrangement of the dishes on the table was very artistic. (Masadaki yemeklerin düzenlenmesi çok sanatsal idi.)
18. We need to make an arrangement for the transportation of the equipment. (Ekipmanın taşınması için bir düzenleme yapmamız gerekiyor.)
19. The arrangement of the dance steps was very complicated. (Dans adımlarının düzenlenmesi çok karmaşıktı.)
20. They are still working on the arrangement of the project timeline. (Proje zaman çizelgesinin düzenlenmesi üzerinde hala çalışıyorlar.)

Arrange (Düzenlemek)

Arrange, bir şeyi belirli bir şekilde düzenlemek veya organize etmek için kullanılan bir fiildir. Bu kelime, düzenleme, organize etme, hazırlama, koordine etme gibi eylemleri ifade eder.

Örnek cümleler:

1. Can you arrange the books on the shelf? (Raf üzerindeki kitapları düzenleyebilir misin?)
2. I need to arrange my schedule for next week. (Gelecek hafta için programımı düzenlemem gerekiyor.)
3. She arranged the flowers beautifully. (Çiçekleri güzel bir şekilde düzenledi.)
4. He arranged the meeting with the clients. (Müşterilerle toplantıyı düzenledi.)
5. We need to arrange the furniture in the living room. (Oturma odasındaki mobilyaları düzenlememiz gerekiyor.)
6. The event planner will arrange all the details for the party. (Etkinlik planlayıcısı parti için tüm detayları düzenleyecek.)
7. I will arrange the transportation to the airport. (Havaalanına ulaşımı düzenleyeceğim.)
8. The teacher arranged the seating plan for the classroom. (Öğretmen sınıf için oturma planını düzenledi.)
9. They arranged the documents in alphabetical order. (Belgeleri alfabetik sıraya göre düzenlediler.)
10. I will arrange a meeting with the project team. (Proje ekibiyle bir toplantı düzenleyeceğim.)
11. She arranged the food and decorations for the party. (Parti için yiyecek ve süslemeleri düzenledi.)
12. He arranged the song in a different style. (Şarkıyı farklı bir tarzda düzenledi.)
13. We need to arrange the files in the cabinet. (Dosyaları dolapta düzenlememiz gerekiyor.)
14. The company will arrange the accommodation for the employees. (Şirket çalışanları için konaklamayı düzenleyecek.)
15. They arranged a surprise party for her birthday. (Doğum günü için sürpriz bir parti düzenlediler.)
16. The event coordinator will arrange the seating and catering for the conference. (Etkinlik koordinatörü konferans için oturma düzeni ve cateringi düzenleyecek.)
17. I need to arrange my workspace to be more organized. (Çalışma alanımı daha düzenli hale getirmem gerekiyor.)
18. She arranged the meeting agenda and sent it to the participants. (Toplantı gündemini düzenledi ve katılımcılara gönderdi.)
19. He arranged the books on the shelf by genre. (Kitapları türe göre rafa dizdi.)
20. We need to arrange the equipment before the performance. (Performanstan önce ekipmanları düzenlememiz gerekiyor.)