Aristocrat İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Aristocrat İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Aristocrat Nedir?

Aristocrat, toplumda yüksek bir sosyal statüye sahip olan kişiyi ifade eder. Kelime, Yunanca “aristokratia” kelimesinden türetilmiştir ve “en iyilerin yönetimi” anlamına gelir.

Örnek Cümleler:

  1. I met an aristocrat at the party last night. (Dün gece partide bir aristokratla tanıştım.)
  2. The aristocrat looked down on everyone who wasn’t born into a wealthy family. (Aristokrat, zengin bir aileden doğmayan herkesi küçümsüyordu.)
  3. The aristocrat was wearing a tailored suit and looked very elegant. (Aristokrat, özel dikim bir takım elbise giyiyordu ve çok zarifti.)
  4. The aristocrat owned a grand estate in the countryside. (Aristokrat, kırsal alanda büyük bir mülke sahipti.)
  5. The aristocrat was known for his extravagant parties. (Aristokrat, müsrif partileriyle tanınıyordu.)
  6. She spoke with the refined accent of an aristocrat. (Bir aristokratın inceltilmiş aksanıyla konuştu.)
  7. The aristocrat’s family had a long history of wealth and power. (Aristokratın ailesi, uzun bir zenginlik ve güç tarihine sahipti.)
  8. The aristocrat donated a large sum of money to the charity. (Aristokrat, hayır kurumuna büyük bir miktarda para bağışladı.)
  9. The aristocrat was a patron of the arts and supported many young artists. (Aristokrat, sanata destek olan bir sponsor ve birçok genç sanatçıya destek veriyordu.)
  10. The aristocrat hosted a ball at his mansion. (Aristokrat, malikanesinde bir balo düzenledi.)
  11. The aristocrat believed that his bloodline made him superior to others. (Aristokrat, kan hattının kendisini diğerlerinden üstün kıldığına inanıyordu.)
  12. The aristocrat’s arrogance was evident in the way he spoke to others. (Aristokratın kibirliği, başkalarıyla konuşma şeklinde açıkça görülüyordu.)
  13. The aristocrat refused to associate with anyone he deemed beneath him. (Aristokrat, kendisini altında gördüğü herhangi biriyle ilişki kurmayı reddetti.)
  14. The aristocrat had a vast collection of rare books. (Aristokratın nadir kitaplar koleksiyonu çok genişti.)
  15. The aristocrat’s lifestyle was one of luxury and extravagance. (Aristokratın yaşam tarzı lüks ve müsrifti.)
  16. The aristocrat traveled extensively and had seen many exotic places. (Aristokrat geniş çapta seyahat etti ve birçok egzotik yeri gördü.)
  17. The aristocrat was educated at the finest schools in Europe. (Aristokrat, Avrupa’nın en iyi okullarında eğitim aldı
  1. The aristocrat’s family crest was proudly displayed on the gates of their estate. (Aristokratın ailesinin arması, malikanelerinin kapısında gururla sergileniyordu.)
  2. The aristocrat was a member of the House of Lords. (Aristokrat, Lordlar Kamarası üyesiydi.)
  3. The aristocrat’s mannerisms and etiquette were a product of his privileged upbringing. (Aristokratın davranışları ve etiketi, ayrıcalıklı yetiştirilmesinin bir ürünüydü.)

Çeviri Kaynak: www.tureng.com

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.