Ardent İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Ardent İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Ardent Nedir?

Ardent, tutku dolu, ateşli ve hevesli anlamlarına gelen bir İngilizce kelime olarak kullanılmaktadır.

Örnek Cümleler:

  1. I am an ardent supporter of animal rights. (Hayvan haklarına tutkuyla bağlı bir destekçiyim.)
  2. He is an ardent admirer of classical music. (Klasik müziğe ateşli bir hayranıdır.)
  3. She had an ardent desire to travel the world. (Dünyayı gezmek için hevesli bir arzusu vardı.)
  4. The team’s ardent fans never miss a game. (Takımın tutkulu hayranları hiçbir maçı kaçırmazlar.)
  5. She was known for her ardent love of literature. (Edebiyata olan tutkulu sevgisiyle tanınırdı.)
  6. He made an ardent plea for peace. (Barış için ateşli bir davette bulundu.)
  7. She spoke with ardent enthusiasm about her new project. (Yeni projesi hakkında tutkulu bir heyecanla konuştu.)
  8. He was an ardent believer in the power of positive thinking. (Pozitif düşüncenin gücüne ateşli bir inançlıydı.)
  9. The artist’s ardent fans lined up for hours to see his exhibit. (Sanatçının tutkulu hayranları sergisini görmek için saatlerce sıraya girdiler.)
  10. She had an ardent passion for cooking and trying new recipes. (Yemek yapmaya ve yeni tarifler denemeye ateşli bir tutkusu vardı.)
  11. The ardent supporters of the political candidate held a rally in the town square. (Siyasi adayın tutkulu destekçileri, kasaba meydanında bir miting düzenlediler.)
  12. He approached his work with ardent dedication and commitment. (İşine tutkulu bir özveri ve bağlılıkla yaklaştı.)
  13. She was an ardent advocate for equal rights and social justice. (Eşit haklar ve sosyal adalet için ateşli bir savunucuydu.)
  14. The ardent sun burned down on the desert for hours. (Ateşli güneş saatlerce çölde yaktı.)
  15. He expressed his ardent love for her in a letter. (Ona olan tutkulu aşkını bir mektupta ifade etti.)
  16. She had an ardent interest in history and spent hours reading about it. (Tarihe ateşli bir ilgisi vardı ve saatlerce okumakla geçirirdi.)
  17. The ardent debate continued late into the night. (Ateşli tartışma gece geç saatlere kadar devam etti.)
  18. He was an ardent collector of antique coins. (Antika paraların ateşli bir koleksiyoncusuydu.)
  19. The ardent colors of the sunset painted the sky. (Güneşin ateşli renkleri gökyüzünü boyadı.)
  20. She wrote an ardent poem about the beauty of nature. (Doğanın güzelliği

hakkında ateşli bir şiir yazdı.)

Bu örnek cümleler ardent kelimesini farklı bağlamlarda kullanarak örnekler sunmaktadır. Kelimenin anlamı olan tutku, heves ve ateşlilik kavramları, farklı konularda kullanılabilmektedir.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.