Aşağıda alışkanlık ile ilgili hikaye kısaca olarak ele alacağız.
Ali çok uslu biri gibi görünürdü. Toplum içinde fazla konuşmaz ve bu nedenle de fikirlerini açıklamazdı. Bir şey sorulunca kem küm eder doğru düzgün de cevap vermezdi Babasının telefonunu eline geçirince bir köşeye çekilir ve saatlerce uğraşır dururdu. Babası da Ali için üzülmekten başka bir şey yapmazdı.
Ali’nin bu alışkanlığını evdeki internetin bozulması da önleyemedi. Telefonların internetinden istifade ederek bazı zamanlar kendini odasına kitleyip telefonlarla uğraşmaya devam ediyordu. Ailesi artık onun için endişelenmeye başlamıştı.
Bir gün yemek yerken Ali’nin yüzünde kızarıkları fark eden annesi, bir yemeğe alerjisi olduğunu düşünerek durumu Ali’ye fazla belli etmeden oğlunu inceledi. İçine bir şüphe düşmüştü. Bunun için doktora gitmek gerekiyordu. Ali’yi bu duruma ikna etmek sandığından kolay oldu çünkü kızarıklardan Ali de şikayet ediyordu.
Doktora gittiklerinde bu durumun aşırı radyasyon nedeniyle yaşandığını beyan eden doktor, genel bir göz taramasının ardından Ali’nin gözlerinin de bozuk olduğuna kanaat getirdi. Ali bu durumdan çok etkilendi. İnternet bağımlılığının onda telefona bakma alışkanlığı meydana getirdiğini de anlayınca ve bu durumun sağlığını etkilediği görünce telefona ve internete ara verdi ve iyi olana kadar kullanmadı. Bazı zararlı alışkanlıkların ilk başta güzel görünseler de gerçekten de zararlı olduğunu daha iyi anlamıştı. Artık bilinçli bir şekilde telefon kullanıyordu.
Alışkanlık ile İlgili Hikaye Hakkında Yorumlarınızı Aşağıdan Hemen Yazabilirsiniz.
Alışkanlıklardan kurtulmak o kadar zor ki hani atalarımız demiş ya alışmış kudurmuşdan beterdir diye hakikaten haksız değiller hele bu kötü alışkanlıklarsa.